Papa'dan 'soykırım' açıklaması

  • Övgü Pınar
  • Vatikan
Papa Francesco Ermenistan ziyareti dönüşü uçakta gazetecilerin sorularını yanıtladı.

Kaynak, Reuters

Fotoğraf altı yazısı, Papa Francesco Ermenistan ziyareti dönüşü uçakta gazetecilerin sorularını yanıtladı.

Ermenistan ziyareti sırasında 1915 olaylarını "soykırım" olarak nitelemesinin ardından Türkiye'den tepki alan Papa Francesco, bu sözcüğü neden kullandığına açıklık getirdi.

Papa Francesco, Ermenistan Cumhurbaşkanı'nın konuşmasını dinledikten sonra, konuşma metninde yer almayan bu sözcüğü kullanmaya karar verdiğini söyledi ve "Geçen yıl söylediğim şeyi şimdi söylememek çok tuhaf kaçardı" dedi.

Katoliklerin ruhani lideri Papa Francesco'nun geçen cuma günü başladığı Ermenistan ziyareti pazar günü sona erdi. Papa, Ermenistan'dan Roma'ya dönerken uçakta gazetecilerin sorularını yanıtladı.

Bir gazeteci Papa'ya "Cumhurbaşkanlığı Sarayı'ndaki konuşmanıza neden 'soykırım' sözcüğünü eklemeye karar verdiniz? Böylesine acı bir konuda bunun barış için yararlı olacağını düşünüyor musunuz?" diye sordu.

Papalık görevine seçilmeden önce Buenos Aires Başpikoposu olan Arjantinli Papa bu soruya şöyle yanıt verdi:

"Arjantin'de Ermenilerin imhasından bahsederken hep soykırım sözcüğü kullanılırdı. Buenos Aires'teki katedrale de Ermeni Soykırımı'nı anmak için taştan bir haç yerleştirmiştik. Ben başka bir sözcük bilmiyordum. Roma'ya geldiğimde ise 'Büyük Kötülük' lafını duydum, 'soykırım' sözcüğünün rahatsız edici olduğunu söylediler. Ben her zaman geçen yüzyılda üç soykırım yaşandığını söyledim: Ermenilere yapılan, Hitler'in yaptığı ve Stalin'in yaptığı. Afrika'da bir tane daha oldu ama iki büyük savaş dahilinde bu üçü vardı.

"Geçen yıl da kullanmıştım"

Papa açıklamasına şöyle devam etti:

"Kimileri bunun doğru olmadığını, soykırım yapılmadığını söylüyor. Bir hukukçu bana (soykırımın) teknik bir terim olduğunu, imha ile eş anlamlı olmadığını, soykırım ilan etmenin tazminat gerektirdiğini söyledi.

Geçen yıl, San Pietro'daki tören için konuşmamı hazırlarken Aziz 2. Giovanni Paolo'nun bu sözcüğü kullandığını gördüm, ben de tırnak içinde onun söylediklerini alıntıladım. Fakat iyi karşılanmadı, Türk hükümeti bir açıklama yaparak birkaç gün içinde büyükelçisini Ankara'ya geri çağırdı ki kendisi iyi bir büyükelçidir. Birkaç ay önce de geri döndü. Herkesin protesto etme hakkı var.

"(Geçen cuma günkü) Konuşmamda bu sözcük yoktu. Ama Ermeni Cumhurbaşkanı'nın konuşmasındaki tonu duyunca ve benim de geçmişte bu sözcüğü kullanmış olmamdan ötürü, geçen yıl söylediğim şeyi şimdi söylememek çok tuhaf kaçardı.

"Ama ben geçen cuma günü başka bir şeyi vurgulamak istiyordum: Bu soykırımda, ardından gelen diğer ikisinde de olduğu gibi, büyük uluslararası güçler yüzlerini başka yana dönmüştü. İkinci Dünya Savaşı'nda bazı güçlerin Auschwitz'e giden demiryollarını bombalama şansı vardı ama bunu yapmadılar. Bu üç soykırım bağlamında bu tarihi sorunun sorulması gerekiyor: Neden bir şey yapmadınız? Doğru mu bilmiyorum ama Hitler'in Yahudilere zulmederken, 'Bugün Ermenileri kim hatırlıyor? Aynı şeyi Yahudilere yapalım' dediği söylenir.

"Hakaret niyetiyle söylemedim"

Papa Francesco 'soykırım sözcüğünü hiçbir zaman hakaret niyetiyle söylemediğini, objektif olarak söylediğini' belirtti.

Papa, Ermenistan Cumhurbaşkanı Serj Sarkisyan'ın konuşmasında "Anlaşalım, birbirimizi affedelim ve geleceğe bakalım" demesini de överek "Çok acı çekmiş bir halk için bu büyük bir cesaret göstergesi" dedi.

Bir gazeteci de Papa'ya "Ermeni gençlerden Türkiye ve Azerbaycan ile uzlaşının aktörleri olmalarını istediniz. Ekim ayında Azerbaycan'ı ziyaret edeceksiniz. Buna katkıda bulunmak için somut olarak ne yapılabilir, neler söyleyeceksiniz?" diye sorması üzerine şöyle konuştu:

"Azerbaycan'da Azerilere burada gördüğüm gerçeklerden basedeceğim. Onları da cesaretlendireceğim. Bir parça toprak için barış yapmamanın karanlık bir şey olduğunu söyleyeceğim. Ama bunu herkese söylüyorum, hem Ermenilere hem Azerilere."

Ortak bildiride barış çağrısı

Cumartesi günü Tzitzernakaberd Anıt Kompleksi'ne (Ermeni Soykırımı Müze-Enstitüsü) giden Papa, buradaki anı defterine "Böyle trajedilerin bir daha yaşanmaması, insanlığın unutmaması ve kötülüğü iyilikle yenmesi için kalbimde sızıyla dua ediyorum. Anılar ne beslenmeli ne de unutulmalıdır, bellek barışın ve geleceğin kaynağıdır" diye yazdı.

Papa ziyaretinin son gününde de Ermeni Apostolik Kilisesi lideri Katolikos 2. Karekin ile ortak bildiri imzaladı.

Ortak bildiride, 2001'de dönemin papası 2. Giovanni Paolo ve 2. Karekin tarafından imzalanan metne atıfla, 1915'te yaşananların "genel olarak 20. yüzyılın ilk soykırımı olarak nitelendiği" vurgulandı.

Ortak bildiride ayrıca "Dağlık Karabağ konusunda barışçıl bir çözüm bulunması yönündeki umudumuzu ifade ediyoruz" denildi.

Orta Doğu ve diğer bölgelerdeki çatışmalarda milyonlarca insanın "barış ve adalet beklediğini" vurgulayan iki dini lider "bu insanların silaha değil ekmeğe ihtiyacı var" dedi ve devlet liderlerine bu insanların sesini duymaları çağrısı yaptı.

İki dini lider daha sonra Khor Virap Manastırı'nda Ağrı Dağı'na doğru "barış dileğiyle" iki beyaz güvercin uçurdu.