Türkiye'de günlük koronavirüs vaka sayısı 30 bini aştı, Sağlık Bakanı Koca aktif vakaların çoğunun 30 yaş altı kişilerde görüldüğünü açıkladı

DHACopyright: DHA

Sağlık Bakanlığı’nın son verilerine göre Türkiye’de bugün TSİ 19:00 itibarıyla son 24 saatte 30 bin 438 koronavirüs vakası görüldü, virüsün neden olduğu Covid-19 hastalığı sonucu 236 kişi hayatını kaybetti.

Böylece Türkiye’de günlük koronavirüs vaka sayısı aylar sonra 30 bini aşmış oldu.

Sağlık Bakanı Fahrettin Koca, Bilim Kurulu toplantısının ardından yaptığı açıklamada, Türkiye’de halen aktif koronavirüs vakalarının yüzde 50’den fazlasının 30 yaş altı kişilerde görüldüğünü açıkladı.

Bakan Koca, “Hareketlilik çok arttı, toplum bağışıklığını henüz sağlamış değiliz. Tedbirlere uymalı, aşılarımızı tamamlamalıyız“ dedi.

Sağlık Bakanı Fahrettin Koca, açıklamasında ayrıca Türkiye’de şu an 2 doz mRNA aşısı olanların 3. doz aşı olmalarına gerek olmadığını söyledi.

mRNA aşıları, koronavirüsün genetik yapısının kopyalanmasına dayanıyor.

Türkiye’de halen dünyadaki mRNA aşılarından sadece Pfizer-BioNTech aşısı yapılıyor.

mRNA aşısı nedir, ne kadar etkili ve BioNTech'in kullandığı teknolojiyle ilgili neler biliniyor?

Bakan Koca açıklamasında, mRNA’nın aksine inaktif aşı olanların ise vakit kaybetmeden 3. doz aşı olmaları gerektiğini, bu aşının türünün önemli olmadığını söyledi.

Türkiye’de halen dünyadaki inaktif aşılardan sadece Sinovac aşısı yapılıyor.

Radyo ve Televizyon Üst Kurulu (RTÜK), Başak Demirtaş'ın sözleri ve açıklamaları nedeniyle Fox TV hakkında inceleme başlattığını duyurdu.

Kurul'dan yapılan açıklamada, "Fox yayın kuruluşunda bugün gerçekleşen bir programda konuk Başak Demirtaş'ın sözleri ve açıklamaları nedeniyle 6112 Sayılı Kanun çerçevesinde inceleme başlatılmıştır" ifadelerine yer verildi.

Edirne F tipi Cezaevi'nde tutuklu bulunan HDP’nin eski eş genel başkanı Selahattin Demirtaş’ın eşi Başak Demirtaş, eşiyle 19 aydır açık görüş yapamadıklarını söylemişti.

FOX TV’de İsmail Küçükkaya’nın sunduğu Çalar Saat programına katılan Başak Demirtaş, pandemi süresince görüş hakkının 'keyfi şekilde' sınırlandırıldığını savunmuştu.

Getty ImagesCopyright: Getty Images

Sosyal medya fenomeni ve şarkıcı Ece Ronay, klibinde rol alan sunucu ve oyuncu Mehmet Ali Erbil hakkında "sesli ve görüntülü bir iletiyle hakaret" suçlamasıyla suç duyurusunda bulundu.

Çağlayan'daki İstanbul Adalet Sarayı'na avukatıyla birlikte gelen Ece Ronay, Mehmet Ali Erbil’in kendisini taciz ettiğini öne sürerek cep telefonundaki mesaj görüntülerini yayınlamıştı.

Bugün savcılığa suç duyurusunda bulunan Ece Ronay, “Sadece konuşuyor, sürekli beni suçluyor. 'Ben 65 yaşında bir adam olarak, 22 yaşında kızımdan küçük kadını taciz ettim' demiyor, o da bunu yaptı, şunu yaptı. Ben bir kadınım” dedi.

Mehmet Ali Erbil’in mesajlarını paylaşan Ronay önceki gün sosyal medyadan yaptığı açıklamada, "Gün geçmiyor ki ülkemizde bir kadın daha tacize ve şiddete uğramasın. Şiddet diyorum çünkü psikolojik şiddet de şiddetin bir türevidir" demişti.

Erbil: Benim telefonum asistanımın elinde

2. Sayfa programına telefonla bağlanan Erbil ise, "Konuyu yargıya taşıyorum. Mesajla ne tacizi olabilir. İfşa etmesi bile ayıp. Ben kendisine böyle mesajlar atmadım o benim asistanımla irtibat halinde ben değilim" diyerek "Benim telefonum asistanımın elinde" ifadesiyle kendini savunmuştu.

Sosyal medya hesabından da açıklama yapan Erbil, "Z kuşağının tuzağına düştüm. Mesajları medyaya değil savcılığa sunacağım" dedi.

DHACopyright: DHA

Boğaziçi Üniversitesi’nde Pazartesi günü Rektörlük binası önündeki eylemler nedeniyle gözaltına alınan ve savcılığa sevk edilen öğrencilerden 3’ü tutuklama talebiyle mahkemeye sevk edildi.

Diğer 4 öğrenci ise adli kontrol şartı ile serbest bırakıldı.

DHACopyright: DHA

İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener, Gelecek Partisi Genel Başkanı Ahmet Davutoğlu'nu ziyaret etti.

Gelecek Partisi Genel Merkezi'nde gerçekleşen görüşme yaklaşık 2 saat sürdü.

İki lider, görüşmenin ardından ortak bir basın toplantısı gerçekleştirdi.

Akşener, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın grup toplantısında HDP'nin kendisinin Cumhurbaşkanlığı adaylığını veto ettiğine ilişkin açıklaması sorulması üzerine şu cevabı verdi:

Quote Message: TRT'ye 31 Mart'ta Abdullah Öcalan'ın mektubu çıktı, Osman Öcalan mülakat verdi, ne için verdi? Niçin biliyor musunuz? 'İstanbul'da seçim alınsın' diye. Yazık. Biz 40 kişiyiz, birbirimizi biliriz. Bu ülkede ölümle tehdit edildim, evim basıldı her şey oldu; ama bana posta koyup, benim de geri durduğum hiçbir hadise olmamıştır. Dayak yerim, posta yemem.

TRT'ye 31 Mart'ta Abdullah Öcalan'ın mektubu çıktı, Osman Öcalan mülakat verdi, ne için verdi? Niçin biliyor musunuz? 'İstanbul'da seçim alınsın' diye. Yazık. Biz 40 kişiyiz, birbirimizi biliriz. Bu ülkede ölümle tehdit edildim, evim basıldı her şey oldu; ama bana posta koyup, benim de geri durduğum hiçbir hadise olmamıştır. Dayak yerim, posta yemem.

Davutoğlu, Akşener'in kendilerine Güçlendirilmiş Parlamenter Sistem ile ilgili çalışmalarını getirdiğini belirtti ve şunları söyledi:

Quote Message: Zaten açıkladıkları zaman biz yakından takip etmiştik. Nihayet hepimizin omuz omuza vermesi lazım. Bu iş birliğini İYİ Parti ile Sayın Akşener ile sürdürüyor olmaktan mutluluk duyuyoruz. Bundan sonra da daha sık görüşeceğiz. Her aşamada her konuda istişare etme içerisindeyiz. Bu istişareyi de yapılaştırdık bir anlamda. Partiler arasında parlamenter sistem ile ilgili yürütülen çalışmaları da bugün ele aldık. İttifak meselesi bunun dışında bir alandır. Ama her partiyle Türkiye'nin geleceği için birlikte çalışmaya devam edeceğiz.

Zaten açıkladıkları zaman biz yakından takip etmiştik. Nihayet hepimizin omuz omuza vermesi lazım. Bu iş birliğini İYİ Parti ile Sayın Akşener ile sürdürüyor olmaktan mutluluk duyuyoruz. Bundan sonra da daha sık görüşeceğiz. Her aşamada her konuda istişare etme içerisindeyiz. Bu istişareyi de yapılaştırdık bir anlamda. Partiler arasında parlamenter sistem ile ilgili yürütülen çalışmaları da bugün ele aldık. İttifak meselesi bunun dışında bir alandır. Ama her partiyle Türkiye'nin geleceği için birlikte çalışmaya devam edeceğiz.

DHACopyright: DHA

İzmir’de 30 Ekim 2020’de meydana gelen depremde yıkılan ve 11 kişinin yaşamını yitirmesine neden olan Yağcıoğlu Apartmanı’yla ilgili açılan dava bugün görülmeye başlandı.

Apartmanın fenni mesulü (yapıyı kamu adına denetlemekle yükümlü kişi) Orhan Ayber ve tutuklu müteahhit Şerafettin Ağar 'bilinçli taksirle birden fazla kişinin ölümüne ve yaralanmasına neden olmak' suçundan yargılanıyor.

Sanık Ağar, yaptığı savunmasında, üzerine atılı suçlamayı kabul etmedi, kolon kesildiği için binanın yıkıldığını öne sürdü.

Fenni mesul sanık Ayber ise “Yağcıoğlu Apartmanı, yapıldıktan sonra çeşitli depremler olmasına rağmen binada çatlak bile oluşmadı. Kolon kesme olayından haberdar değilim. Muhtemelen ben istifa ettikten sonra olmuştur. 1999 yılında görevden ayrıldım” diye savunma yaptı.

'Çivi çakmaya bile korkuyorduk'

Duruşmaya katılan depremzedeler ise sanıklar hakkında şikayetlerini yineledi. Depreme eşi ve kayınvalidesiyle yakalanan ve yaralı kurtulduklarını belirten Halit Sarper Keleş, "Daireyi depremden 16 yıl önce satın almıştık. Binanın zemininde su hep vardı. Bodrum kata dolan suların kovalarla atıldığını biliyorum. Bodrum zemininde su olduğundan kömürlüğü kullanamıyorduk" diye konuştu.

Yeşim Keleş de binanın betonunun yumuşak yapıda olduğunu belirterek, "Tablo asmak için duvara çivi çakmaya bile korkuyorduk" dedi.

Mahkeme başkanı, sanık Şerafettin Ağar'ın tutukluluk halinin devamına karar vererek, duruşmayı erteledi.

Paris İklim Anlaşması'na ilişkin kanun teklifinin görüşmelerine TBMM Genel Kurulu'nda başlandı.

Kanun teklifi, dün akşam saatlerinde Dışişleri Komisyonu tarafından kabul edilmiş ve Meclis Genel Kurulu'na gönderilmişti.

Kanun teklifinin kabul edilmesi durumunda Türkiye, iklim anlaşmasının taraflarından biri olacak.

DHACopyright: DHA

Saadet Partisi Bartın İl Başkanı Ünal Yurtbay otomobilinde intihar etti.

Olay yerinde ağır yaralanan Yurtbay, kaldırıldığı hastanede yaşamını yitirdi.

DHA'nın aktardığına göre 52 yaşındaki Yurtbay kuyumcuydu.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener'in Cumhurbaşkanı adaylığı ile ilgili “HDP Millet İttifakındaki gizli ortaklık hakkını kullanarak bu hanımefendiyi veto etmiştir” sözlerine Akşener'den cevap geldi.

YetkinReport’a konuşan Akşener, "Bizim dedikodularla, iftiralarla, gıybetle kaybedecek vaktimiz yok. Vatandaş bizden çözüm bekliyor. Biz de vatandaşla iç içe olmaya, onların dertlerini dinlemeye devam edeceğiz" dedi.

Quote Message: Erdoğan A-Haber izlemeye devam etsin. Seçim sonuçlarını da A-Haber ekranlarından izler artık. Dedikodularla kaybedecek vaktimiz yok"

Erdoğan A-Haber izlemeye devam etsin. Seçim sonuçlarını da A-Haber ekranlarından izler artık. Dedikodularla kaybedecek vaktimiz yok"

Getty ImagesCopyright: Getty Images

Pegasus Hava Yolları Genel Müdürü Mehmet T. Nane, IATA’nın yeni yönetim kurulu başkanı seçildi. Bloomberg Nane’nin, IATA’nın ilk Türk başkanı olacağını bildirdi.

Mehmet T. Nane görevi, Haziran 2022’de Şanghay’da gerçekleştirilecek 78. Genel Kurul’da devralacak ve 2023’te gerçekleştirilecek 79. Genel Kurul'un sonuçlanmasına kadar sürdürecek.

IATA’nın mevcut Yönetim Kurulu Başkanı, ABD merkezli havayolu şirketi JetBlue’nun başkanı Robin Hayes.

1945 yılında kurulan IATA, bugün 120 ülkeden 290 üye havayolunu (toplam hava trafiğinin yüzde 82'sini) temsil ediyor.

Büyükada'da bulunan Şehir Hatları Vapur İskelesi'ndeki Türkiye Gençlik Vakfı (TÜGVA) Adalar İlçesi Temsilciliği'nin İstanbul Büyükşehir Belediyesi (İBB) tarafından tahliye edilmek istenmesi üzerine polis ile zabıta ekipleri arasında gerginlik çıktı.

İBB binanın tahliyesi için ellerinde mahkeme kararı olduğunu açıklarken, TÜGVA yetkilileri kira sözleşmesinin İBB tarafından usulsüz olarak tek taraflı bozulduğunu iddia etti.

DHA'nın haberine göre gerginlik dün sabahtan beri devam ediyor.

DHA, polis ile İBB zabıta ekipleri ve bazı vatandaşlar arasında arbede yaşandığını, iskelenin çevik kuvvet tarafından kapatıldığını bildirdi.

Bağımsız haber platformu İBB Haber'in Twitter hesabından paylaştığı görüntüde, iskeleye giden kimi vatandaşların tahliye işlemine alkışlar ve sloganlarla destek verdiği görülüyor.

İBB’den yapılan açıklamada, Büyükada iskelesinin üst katının tahliyesine ilişkin davanın kazanıldığı ve tahliye işlemi önünde hiçbir hukuki engel kalmadığı bildirildi.

Konuyla ilgili basın açıklaması gerçekleştiren CHP İstanbul İl başkanı Canan Kaftancıoğlu, “Kiralayan vakıf burayı üçüncü kişilere devretmiş, ada halkı faydalanamıyor. İstanbul Büyükşehir Belediyesi, protokolde uygun olmayan işlemi yaptıkları için, tahliyeleri yönünde tebligat yollamış. Çökmüşler ya İstanbullunun malına, tebligatın gereği yerine getirilmemiş. İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanımız yargıya başvurmuş” dedi.

Kaftancıoğlu, TÜGVA’nın tahliye işleminin iptali için dava açtığını, bunun üzerine mahkemenin yürütmeyi durdurma kararı verdiğini, İBB’nin açtığı karşı davada tahliye işleminin iptali ve yürütmeyi durdurma kararının reddine karar verildiğini, bu nedenle tahliye işleminin önünde hukuki engelin kalmadığını söyledi.

Kaftancıoğlu, Büyükada Kaymakamı’nın tahliye işlemi için 2 kez resmi yazıyla tarih verdiğini ancak sonra farklı sebeplerle bu tarihlerin değiştirildiğini söyledi, şu anda da konuyla ilgili karşı taraftan muhattap bulamadıklarını aktardı.

TÜGVA'dan konuya ilişkin yapılan açıklamada ise hukuki sürecin devam ettiğini savunuldu:

"İstanbul Büyükşehir Belediyesi özel hukuka tabi sözleşmemizi haksız bir şekilde tek taraflı olarak feshettiğini beyan etmiş ve bu haksız feshin tarafımızca kabul edilmemesi akabinde kaymakamlıktan tahliyemizi talep etmiştir. Kira sözleşmemizin devam ettiğine ilişkin açtığımız tespit davası sürecinin devam etmesi ve konuya ilişkin verilmiş bir mahkeme kararı olmaması nedeniyle kaymakamlık ve valilik İBB'nin bu talebini reddetmiştir. İBB bu kararı tanımayarak, yetkisiz zabıta kuvvetlerinin kaba kuvvetini kullanarak eşyalarımızı, hangi eşyaları götürüldüğüne ilişkin herhangi bir kayıt dahi tutulmadan, zorla binamızdan gasp etmiş ve bina dışına çıkarmıştır. Zabıta görevlileri sabah saatlerinden itibaren ilçe binamızın içinde, binadan çıkmamız halinde kalan eşyalarınızı da götürmek amacıyla takriben 30-40 kişilik bir ekiple, vardiyalı bir şekilde nöbet tutmaya (saat 23.00 itibarıyla) devam etmektedir. Konuya ilişkin hukuki süreç başlatılmış ve halen devam etmektedir.”

DHA’ya göre, Büyükada Şehir Hatları Vapur İskelesi üzerinde bulunan kafeteryanın işletmesi 2018 yılında 10 yıllığına İBB tarafından TÜGVA'ya verilmişti.

Boğaziçi Üniversitesi’nde Pazartesi günü Rektörlük binası önündeki eylemler nedeniyle gözaltına alınan 10 öğrenciden 3’ü serbest bırakıldı.

Akademisyen ve avukat Feyzi Erçin'in BBC Türkçe'ye yaptığı açıklamaya göre 7 öğrencinin savcılıktaki ifade işlemlerine başlandı.

Erçin gözaltına alınan ve ardından serbest bırakılan 3 öğrencinin yanlışlıkla gözaltına alındığını söyledi.

Ferrari takımı sosyal medya hesaplarında, 8-10 Ekim tarihleri arasında yapılacak 2021 F1 Türkiye Grand Prix'sine özel bir poster paylaştı.

Posterde Galata Kulesi önündeki coşkulu kalabalığın arasında Carlos Sainz'ın 55 numaralı arabası resmedildi.

Poster Giovanni P. Timpano tarafından tasarlandı.

Ferrari takımı adına Monakolu pilot Charles Leclerc ve İspanyol pilot Carlos Sainz yarışıyor.

İllüstrasyon: Giovanni P. TimpanoCopyright: İllüstrasyon: Giovanni P. Timpano

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın bağımsız bir kuruluştan hemen sağlık raporu alması gerektiğini savundu.

Sosyal medya hesaplarından yaptığı paylaşımında Kılıçdaroğlu, bu açıklamasının gerekçesi olaraksa, "AK Parti’nin ileri gelenleri “Anayasanın ilk dört maddesinin değişmesini” talep ediyor; Erdoğan, benim söylediğimi zannediyor" ifadelerini kullandı.

'ilk 4 maddeyi değiştirme fikri, tüm CHP'lilerin iradesi midir, yoksa Kılıçdaroğlu'nun kişisel fikri midir?'

Cumhurbaşkanı Erdoğan, bugün partisinin Meclis grup toplantısında yeni Anayasa çalışmalarına ilişkin değerlendirmelerde bulunmuş ve şöyle konuşmuştu:

Quote Message: Biz yeni anayasa diyoruz birileri çıkıyor, gerekirse ilk 4 maddeyi de değiştiririz diyerek PKK güdümündeki siyasi yapıya göz kırpıyor. Buradan soruyorum, acaba ilk 4 maddeyi değiştirme fikri, tüm CHP'lilerin iradesi midir, yoksa Kılıçdaroğlu'nun kişisel fikri midir?" from Recep Tayyip Erdoğan

Biz yeni anayasa diyoruz birileri çıkıyor, gerekirse ilk 4 maddeyi de değiştiririz diyerek PKK güdümündeki siyasi yapıya göz kırpıyor. Buradan soruyorum, acaba ilk 4 maddeyi değiştirme fikri, tüm CHP'lilerin iradesi midir, yoksa Kılıçdaroğlu'nun kişisel fikri midir?"

Hafta başında ise Cumhurbaşkanlığı Yüksek İstişare Kurulu Üyesi ve eski TBMM Başkanı İsmail Kahraman, Anadolu Ajansı'na yaptığı açıklamada dindar anayasa' çağrısı yapmış ve "Değişmez maddeler anayasaya konmamalıdır" demişti:

Quote Message: Değişmez maddeler anayasaya konmamalıdır. Milletin isteği halinde değiştirilebilir. Millet kendini idare etmek için bir araya geliyor da bir karar veriyorsa demokrasinin gereğini yerine getirmek lazımdır. Parlamenter sistem demokrasiyle bağdaşmaz.

Değişmez maddeler anayasaya konmamalıdır. Milletin isteği halinde değiştirilebilir. Millet kendini idare etmek için bir araya geliyor da bir karar veriyorsa demokrasinin gereğini yerine getirmek lazımdır. Parlamenter sistem demokrasiyle bağdaşmaz.

Kahraman, ardından A Haber kanalında sözlerine açıklık getirmiş ve "Anayasa sözlerimle ilgili çarpıtma var; ilk 4 maddeye dokunmak mümkün mü?" demişti.

Getty ImagesCopyright: Getty Images

Cumhurbaşkanı Erdoğan, İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener’in Cumhurbaşkanı adaylığı ile ilgili yaptığı açıklamaya ilişkin, “HDP Millet İttifakındaki gizli ortaklık hakkını kullanarak bu hanımefendiyi veto etmiştir” değerlendirmesini yaptı.

Erdoğan Akşener’in adaylık sözlerine bugünkü AKP Meclis grup toplantısında şu cevabı verdi:

“Türkiye'nin Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi ile yönetildiği bundan sonra da aynı sistemle yönetilmeye devam edeceği gün gibi aşikarken hayali bir makama talip olunmasının gerisinde bu vetonun bu dayatmanın sineye çekilmesi vardır"

Akşener, “Ben cumhurbaşkanı adayı değilim, başbakan adayıyım” yönünde bir açıklama yapmıştı.

Akşener, Eylül ayında ifade ettiği bu sözlerine ise Saadet Partisi Genel Başkanı Temel Karamollaoğlu ile yaptığı görüşme ardından şöyle açıklık getirmişti:

Quote Message: Benimle ilgili zaman zaman ortaya konan 'öyle mi, böyle mi?' sorularına da net bir şekilde cevap verdim. Bu nedenle ben 'cumhurbaşkanı adayı değil, partimin birinci parti olacağı ve parlamenter sistemin başbakanlığına talibim' dedim. Dolayısıyla söylediğim bu kadar açık ve nettir. Bunun anlamı Millet İttifakı açısından söylüyorum, birbirimizle rekabet etmediğimiz, masanın altından birbirimizin ayağına basmadığımız, birbirimize tekme atmadığımız bir sistemin kurulacağını bu netlikte ortaya koymaktı. from Meral Akşener

Benimle ilgili zaman zaman ortaya konan 'öyle mi, böyle mi?' sorularına da net bir şekilde cevap verdim. Bu nedenle ben 'cumhurbaşkanı adayı değil, partimin birinci parti olacağı ve parlamenter sistemin başbakanlığına talibim' dedim. Dolayısıyla söylediğim bu kadar açık ve nettir. Bunun anlamı Millet İttifakı açısından söylüyorum, birbirimizle rekabet etmediğimiz, masanın altından birbirimizin ayağına basmadığımız, birbirimize tekme atmadığımız bir sistemin kurulacağını bu netlikte ortaya koymaktı.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, üniversiteli öğrencilerin barınma sorunlarına ilişkin yaptığı değerlendirmede, "İlim tahsilini öğrencilerinin konutlarının, anne babasının olduğu yere taşıdık" dedi.

Erdoğan şöyle konuştu:

Quote Message: Biz üniversiteleri bu tür seviyelere getirirken yurtlar konusunda da attığımız ve atacağım adımlar da ortadadır. Üniversitelerle biz bir defa bir şeyi hallettik. Nedir o? Hakkari’deki evladımız oradan çıkıp ta İstanbul’a, Ankara’ya gelmesin; üniversiteyi onun ayağına götürelim istedik. Bunu başardık. Şırnak’a götürdük. Bunlara kalkıp da oradan çık, İstanbul’a gel demedik. Yani ilim tahsilini biz konutlarının, anne babasının olduğu yere taşıdık.

Biz üniversiteleri bu tür seviyelere getirirken yurtlar konusunda da attığımız ve atacağım adımlar da ortadadır. Üniversitelerle biz bir defa bir şeyi hallettik. Nedir o? Hakkari’deki evladımız oradan çıkıp ta İstanbul’a, Ankara’ya gelmesin; üniversiteyi onun ayağına götürelim istedik. Bunu başardık. Şırnak’a götürdük. Bunlara kalkıp da oradan çık, İstanbul’a gel demedik. Yani ilim tahsilini biz konutlarının, anne babasının olduğu yere taşıdık.