Canlı
Çavuşoğlu: İsveç, kelime oyunları ile bizi oyaladığını düşünüyorsa aldanıyor
Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, Stockholm'de düzenlenen ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ı hedef alan gösterilere değinerek, "Ya teröristlerin döşediği bu mayınlara kurban olacaklar ya da hepimizin güvenliğini düşünerek imzaladığımız ahitnameyi uygulayarak ileriye doğru yürüyeceğiz. Burada da tercih İsveç'indir" dedi. Gelişmeler canlı anlatım sayfamızda.
Canlı anlatım
time_stated_uk
İYİ Parti’den, 'Geçiş sürecinde yönetim modeli seçmenin kafasını karıştırmasın' turu
Altılı Masa’nın 26 Ocak’taki toplantısına evsahipliği yapacak olan İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener, bu toplantı öncesinde sürpriz bir adım attı. Akşener’in talimatıyla, İYİ Parti Grup Başkanı İsmail Tatlıoğlu başkanlığındaki İYİ Parti heyeti, Altılı Masa’da yer alan siyasi parti liderlerini ziyaret ederek, 30 Ocak’ta kamuoyuna açıklanacak olan “güçlendirilmiş parlamenter sisteminin yol haritası”nda, liderlerin yönetimde nasıl görev alacağının “seçmenin kafasını karıştırmayacak” bir formülasyonla netleştirilmesi önerisinde bulundu.
Daha fazla bilgiŞenyaşar ailesine hastanede saldırı davası: Dava 15 Mart'a ertelendi
14 Haziran 2018'de Şanlıurfa'nın Suruç ilçesinde esnaf Esved Şenyaşar ve oğlu Adil Şenyaşar’ın hastanede öldürülmeleriyle ilgili dava bugün Malatya 5. Ağır Ceza Mahkemesi'nde başladı.
Davada 14 sanık "kasten öldürme" ve "kasten öldürmeye teşebbüs" suçlamalarıyla yargılanıyor.
CHP ve HDP milletvekillerinin de izlediği davanın ilk duruşmasında sanıklar ve avukatlar savunma yaptı. Mahkeme, tutuklu her iki sanık mahkemeye SEBGİS ile katıldı.
Mahkeme, sanıkların tutukluluk hali ve adli kontrol uygulamalarının devamına, eksik hususların giderilmesine karar vererek duruşmayı 15 Mart tarihine erteledi.
Mahkeme çıkışında Emine Şenyaşar ve avukatı Bülent Duran bir açıklama yaptı.
Emine Şenyaşar ''İnsanları yaşatmak için var olan hastanede katliam yapıldığı nerde görülmüştür, zalimler'' diye tepki gösterdi.
Avukat Duran ise faili meçhul kılınmak istenen bir dosyanın ilk duruşmasının gerçekleştirildiğini söyledi.
Soruşturma boyunca delillerin karartılmak istendiğini, yargılamanın da göstermelik olduğunu öne süren avukat Bülent Duran, bu yargılamanın da Emine Şenyaşar'ın verdiği adalet mücadelesi sonucunda gerçekleştiğini söyledi.
Duran şöyle konuştu;
''Usulen, göstermelik bir yargılama yapıldı, bu yargılama bu insanlık suçunun ayıbını örtmeyecek, orda 19 sanık var bir de ''Hastanede kimse ölmesin diye oraya gittik' diyerek vicdan yaptılar. Onlar insanlık suçunun failleriydi, sadece onlar değil, o gün oradaki yargı, kolluk, emniyet, kamu çalışanları hepsi de sanık olarak yargılanmalı. Onlar yargılanmadığı sürece bu vicdansızlık son bulmayacak. Bu katliamın tüm failleri yargılanmadan yoksa bu hukuksuzluk bitmeyecek. Bunun tek sorumlusu vekilin mensubu olduğu iktidar. Bu katliam için vekil de yargılanmalı. Tüm kamuoyuna sesleniyoruz, yaşam güvenceniz, yasal hakkınız yok, gelin bu adalet mücadelesine ses verin.''
BBC Türkçe'ye konuşan Ferit Şenyaşar da , işyeri davası olarak bilinen önceki davasının kararının Gaziantep İstinaf Mahkemesinden bozulduğunu, hem hastane saldırısı davası hem de iş yeri saldırısı davasının birleştirilmesi yönünde karar verdiğini hatırlattı:
''Bu davada avukatlarımız istinaf mahkemesinin kararını hatırlattı ve iki davanın birleşmesi talep etti ve duruşmayı ertelemelerini istedi, mahkeme heyeti de, birleştirme kararının ellerine geçmediğini, geçmesi halinde iki davayı tek bir dava olarak ele alacaklarını söyledi. Avukatlarımız kararın iki haftaya kadar mahkemeye ulaşacağını düşünüyor. bugünkü duruşma ise tamamen göstermelik yapıldı, iddianamede doğru dürüst bir delile dayandırılmış. Duruşmada karşı tarafın beklentisi tutuklu iki sanığın serbest bırakılmasıydı, sadece bu olmadı. Ama şuna emin olduk ki milletvekili Halil Yıldız'ın vekillik sıfatı devam ettiği sürece gerçekler ortaya çıkmayacak'' dedi.
Şenyaşar ailesine hastanede saldırı davası başladı: İddianameye göre neler yaşandı, tanıklar ve sanıklar ne diyor?
Bakan Çavuşoğlu: İsveç, kelime oyunları ile bizi oyaladığını düşünüyorsa aldanıyor
Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, Stockholm'de düzenlenen ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ı hedef alan gösterilere değinerek, "Ya teröristlerin döşediği bu mayınlara kurban olacaklar ya da hepimizin güvenliğini düşünerek imzaladığımız ahitnameyi uygulayarak ileriye doğru yürüyeceğiz. Burada da tercih İsveç'indir" dedi.
Çavuşoğlu, İranlı mevkidaşı Hüseyin Emir Abdullahiyan ile Ankara'daki görüşmesinin ardından ortak basın toplantısında konuştu.
İsveç ve Finlandiya, Rusya’nın Ukrayna’yı geçen Şubat ayında işgal etmesinin ardından, on yıllardır süren askeri tarafsızlık politikasından vazgeçmiş ve 18 Mayıs’ta NATO’ya üyelik başvurusu yapmıştı.
Bu iki ülkenin katılım protokolleri, 30 Haziran’da toplanan NATO liderler zirvesinden sonra 5 Temmuz’da Brüksel’de imzalanmış ve katılım süreci resmen başlamıştı.
1 Ekim itibarıyla 30 NATO üyesinden 28’i İsveç ve Finlandiya’nın katılımını meclislerinde onayladılar. Sürecin tamamlanması için Türkiye ve Macaristan’ın da meclis onayını tamamlaması gerekiyor.
Ancak NATO üyesi Türkiye iki ülkeden de "terörist olarak tanımladıkları kişilerin" iadesini istiyor ve bu gerçekleşmeden üyeliği kabul etmeyeceğini söylüyor.
Suriye ile diplomatik ilişkilerin yeniden canlandırılmasıyla ilgili olarak da İran’ın katkısının oldukça önemli olduğunu belirten Çavuşoğlu, “Önümüzdeki süreçte atılacak adımların netice getirmesi konusunda İran ile de yakın olarak çalışacağız” dedi.
Martı'nın kurucusundan Kadıköy Belediye Başkanı'na yanıt: 'Ziyan olan milli servetimiz'
Kadıköy Belediyesi tarafından ilçedeki e-scooter'ların kaldırılmasına, e-scooter markası Martı'nın kurucusundan cevap geldi.
Martı'nın kurucusu Oğuz Alper Öktem, e-scooterların kilitlerinin kesilmesine yönelik Kadıköy Belediye Başkanı Şerdil Dara Odabaşı'na tepki gösterdi ve "Ziyan olan milli servetimiz" dedi.
Ali İsmail Korkmaz davasında yeniden yargılanan sanık polis memuruna aynı ceza verildi
Eskişehir'de Gezi Parkı eylemleri sırasında dövüldükten sonra hayatını kaybeden Ali İsmail Korkmaz davasında yargılanan polis memuru Hüseyin Engin'e 'kasten basit yaralama' suçundan 7 ay 15 gün hapis cezası verildi.
Engin, daha önce yargılanmış yine aynı cezayı almış, ancak hükmün açıklanması geri bırakılmıştı.
Davanın 21 Ocak 2015'te görülen ilk karar duruşmasında sanık polis memurları Mevlüt Saldoğan’a 10 yıl 10 ay, Yalçın Akbulut’a 10 yıl hapis cezası, fırıncılar İsmail Koyuncu, Ramazan Koyuncu ve Muhammet Vatansever’e 6’şar yıl 8’er ay hapis cezası verilmiş ve kararlar Yargıtay tarafından onanmıştı.
Ancak Engin ise beraat etmişti.
Yargıtay ise Engin hakkında verilen beraat kararını bozdu. Nisan 2017'de yeniden yargılanan Engin, 'kasten basit yaralamadan' 7 ay 15 gün hapis cezası alarak, hükmün açıklanması geriye bırakıldı.
Korkmaz’ın ailesi dosyayı AYM’ye taşıdı ve karara itiraz etti. AYM de ‘Eziyet yasağı ihlal edildi’ başvurusunu kabul edip Engin’in yeniden yargılanmasına karar verdi.
Korkmaz ailesinin avukatı Ayhan Erdoğan, duruşma öncesinde suçun insanlığa karşı işlendiğini, bu yüzden sanığın 'Eziyet' suçundan cezalandırılması gerektiğini söyledi.
Ancak bugün görülen duruşmada ise Engin’e yine aynı ceza verilmiş oldu.
Avukat Erdoğan, kararın takipçisi olacaklarını söyledi ve “Bugünkü kararı da eziyet suçu yönünden yine takip edeceğiz. Hiçbir fail cezasız kalmayacak. Biz bitti demeden bu dava bitmeyecek" ifadelerini kullandı.
Anne Emel Korkmaz da "Benim oğlum toprakta, katilleri dışarıda geziyor. O katiller hak ettiği cezayı alana kadar mücadelemizden asla vazgeçmeyeceğiz" diye konuştu.
Evrensel'in haberine göre Korkmaz ailesi avukatları, kararı temyize götüreceklerini söyledi.
Duruşmalar güvenlik gerekçeleriyle Eskişehir yerine Kayseri'de görülüyordu.
Cumhurbaşkanı Yardımcısı: Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nde yaşayan Türkiye Cumhuriyeti vatandaşları Türkiye’deki sağlık sisteminden yararlanacak
Cumhurbaşkanı Yardımcısı Fuat Oktay, "Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nde yaşayan Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlarına yönelik, Türkiye’deki sağlık sisteminden, Türkiye’de yaşayan vatandaşlarımız gibi yararlanma hakkı getiriyoruz" dedi.
Oktay, iki ülke sigorta sistemlerinin entegre edileceğini söyledi.
Bodrum'da sıkıştığı arabada bir bacağını kaybeden kedi, onu kurtaran itfaiye ekibi tarafından sahiplenildi
Muğla'nın Bodrum ilçesinde otomobil motoruna sıkışan bir kedi, kendisini kurtaran itfaiye ekipleri tarafından sahiplenildi.
Sıkıştığı yerde parçalanan kedinin sağ ön bacağı veterinerler tarafından ampute edildi.
Kediye "tripod" adı verildi.
DHA'ya konuşan itfaiye eri Çağatay Uysal, sıkıştığı yerden kurtardıkları kediyi tedavisinin ardından sahiplendiklerini belirterek, "O artık itfaiyenin yeni bir personeli oldu" diye konuştu.
Trendyol kuryeleri zam talebiyle eylem yaptı
Trendyol Go kuryeleri, daha yüksek zam talebiyle şirketin genel müdürlüğü önünde eylem yaptı.
Kuryeler, yüksek enflasyon ve artan iş yükü karşısında grev çağrısı yaptı.
Evrensel'de yer alan habere göre, Trendyol Genel Merkezi önünde bekleyişini sürdüren kuryeler, talepleri kabul edilene kadar Maslak'taki genel merkez önünden ayrılmayacaklarını söylüyor
Konyaspor'un yeni teknik direktörü Aleksandar Stanojevic oldu
Türkiye Süper Lig ekiplerinden Arabam.com Konyaspor, İlhan Palut'tan boşalan teknik direktörlük görevine Sırp çalıştırıcı Aleksandar Stanojevic'i getirdi.
Kariyerinde daha önce DL Aerbin, BJ Guoan, Maccabi Haifa, BJ Enterprises, PAOK, Al-Qadsiah FC ve BJ Renhe takımlarında görev yapan 49 yaşındaki Stanojevic son olarak Partizan’da çalıştı.
Sırp teknik adam 2009-10 ve 2010-11 yıllarında Partizan ile Sırbistan Lig Şampiyonluğu yaşarken yine 2010-11 sezonunda Sırbistan Lig Kupası’nı da kazanma başarısı göstermişti.
Danıştay'da 2 Yüksek Seçim Kurulu üyesi seçildi
Danıştay Genel Kurulu’nda yapılan oylamayla, Ali Çopur ile İsmail Kalender Yüksek Seçim Kurulu üyesi seçildi.
11 üyesi bulunan YSK'nin beş üyesinin görev süresi 24 Ocak'ta sona erecek.
Yargıtay kontenjanından YSK üyeliğine seçilen Kurul Başkanı Muharrem Akkaya, Cengiz Topaktaş ve Kürşat Hamurcu ile Danıştay kontenjanından seçilen Başkanvekili Erhan Çiftçi ve Yunus Aykın'ın görev sürelerinin dolması nedeniyle beş yeni üyenin belirlenmesi için Yargıtay ve Danıştay'da seçim yapılması öngörülüyordu.
Yemin töreninin ardından yeni üyeler ile görev süresi devam eden Ahmet Yener, Mahmut Akgün, Ekrem Özübek, Orhan Usta, Ali Ürker ve Battal Öğüt arasında YSK Başkanlığı için seçim yapılacak.
Gizli oyla yapılacak seçimde en çok oy alan üye, YSK'nin yeni başkanı olacak.
TBMM önünde açıklama yapan ekoloji örgütleri: Yatağan, Yeniköy ve Kemerköy santrallerinin kapatılması kararı uygulansın
Ekoloji örgütleri, CHP ve HDP’li milletvekilleriyle birlikte Muğla'daki Yatağan, Yeniköy ve Kemerköy termik santrallerinin kapatılması kararının uygulanması için TBMM önünde basın açıklaması yaptı.
Kurumlar adına açıklamayı okuyan İklim Adaleti Komisyonu üyesi Melis Tantan, şunları söyledi:
"Hükümetten talebimiz Muğla’da uygulanan eko kırıma son verilmesidir. Kömür ocaklarının genişletilmesi durdurulmalı, 1997 Aydın İdare Mahkemesi’nin Yatağan, Yeniköy ve Kemerköy termik santrallerinin kapatılması için verdiği karar Danıştay tarafından da onaylanmıştır. Türkiye, Muğla termik santralinin kapatılmasına yönelik Danıştay kararını uygulamadığı için 2005’te Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi tarafından mahkum edilmiştir.
"Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi kararlarının devlet tarafından uygulanmasını izlemekle görevli merci olan Avrupa Konseyi Bakanlar Komitesi, Türkiye’nin Muğla santralleriyle ilgili 2005 tarihli kararları uygulamadığını tespit ettiğinden incelemeye almıştır.
"Yatağan, Yeniköy ve Kemerköy termik santrallerinin kapatılma kararı bir an önce uygulanmalıdır. Yatağan için adalet, Yeniköy için adalet, Kemerköy için adalet, Türkiye için adalet istiyoruz.”
Açıklamayı İklim Adaleti Koalisyonu, Karadam Karacahisar Doğayı Koruma Derneği, Muğla Çevre Platformu, Doğu Akdeniz Çevre Platformu ve Ekoloji Birliği örgütleri; CHP Muğla milletvekilleri Burak Erbay ve Mürsel Alba, HDP İzmir Milletvekili Serpil Kemalbay ve HDP İstanbul Milletvekili Züleyhan Gülüm ile birlikte yaptı.
Şenyaşar ailesine hastanede saldırı davasında ilk duruşma görüldü: İddianameye göre neler yaşandı, tanıklar ve sanıklar ne diyor?
2018 genel seçimleri öncesi yaşanan olaylarda Şenyaşar ailesinden iki kişinin hastaneye yapılan bir baskınla öldürülmesi ile ilgili davada olarak Malatya Adliyesi'nde başlayan davada iki tutuklu sanık var.
Daha fazla bilgiKılıçdaroğlu'ndan SADAT tepkisi: Önünüzde diz çöküp yaşamaktansa, ayakta ölmeyi tercih ederim
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu partisinin Meclis'teki haftalık grup toplantısında, Pazar günü TV100'de yayımlanan ve gazeteci Uğur Dündar'ın sorularını yanıtladığı programda askeri özel şirket SADAT'ın reklamının gösterilmesiyle ilgili açıklamalarda bulundu.
Reklam aracılığıyla tehdit edildiğini söyleyen Kılıçdaroğlu, "Sizin önünüzde diz çöküp yaşamaktansa ayakta ölmeyi tercih ederim" diyerek tepki gösterdi.
Kılıçdaroğlu şunları söyledi:
"Bir televizyon programına katıldım. Sayın Uğur Dündar davet etti. Kendisi saygıdeğer, duayen bir gazetecidir ve onun programına katıldım. Sonra olanlar hepimizin malumu. Silahlı insanların olduğu reklamla güya beni tehdit ediyorlar. O resimdeki mesaj net, sizin için geleceğiz diyorlar. Benim için beyefendiler gelecekmiş.
"Bu paramiliter artıklar daha büyük bir resmin bir parçası;her şeyin temelinde sadece para var; çok para, doymayacakları kadar para var. Bu, halkımızdan çaldıkları para ve bu parayı çalan beşli çetelerdir.
"Bu arada 'beşli çete' dediğime bakmayın siz bunların kod ismi 'beşli' aslında ama sayısı binlerce.
"Bu şirketler için Saray iktidarının çaldığı 418 milyar doları iktidarımızda tahsil edeceğiz. Bu ülkenin parasıdır o para. 85 milyona tahsil edeceksiniz o parayı."
'Sizin önünüzde diz çöküp yaşamaktansa ayakta ölmeyi tercih ederim'
Kılıçdaroğlu sözlerine şöyle devam etti:
"Önce benimle konuşmak ve anlaşmak istediler kapıyı yüzlerine kapattım, bazı medya organlarını da işin içine sokturlar. Satın alınan araştırmacıları var, medya ünlüleri, satın alınan gazetecileri var. Tüm bunları yöneten merkezleri var. Sureti muhalefetten görünüp bir sürü insan da var... Her operasyona başvurdular ama bilmedikleri, anlamadıkları bir şey var. Bay Kemal asla ve asla yolundan dönmez.
"Artık son aşamaya geldik. Silah ve suikast tehditleri. Son uyarılarını yapıyorlar akıllarınca. Yeni bir şey değil uzun zamandır bu tehditler var. Şimdi bu kürsüden bu çetelere, mafyaya, bu paramiliter yapılara seslenmek istiyorum: Be gafiller, be şerefsizler, be akılsızlar, be müptezeller, be çakallar siz mi beni korkutacaksınız? Sizin önünüzde diz çöküp yaşamaktansa ayakta ölmeyi tercih ederim.
"Hodri meydan! Gelin görüşelim. Allah nasip ederse de yaşarsak hayatınız boyunca görüp göreceğiniz en büyük kabus olmaya devam edeceğim. Trolleriniz beni yolumdan çeviremez ve durduramazsınız. Eğer bana bir şey olursa halkıma emanetimdir o 418 milyar doları siz tahsil edeceksiniz. Gençlerimizin geleceğidir bu para, bu ülkenin doğmamış bebeklerinin parasıdır o para, bu ülkenin parasıdır o para."
Fenerbahçe: Necati Ateş'in haddini aşan açıklamalarından duyulan rahatsızlığı TRT'ye bildirdik
Fenerbahçe Spor Kulübü, TRT Spor'da yayımlanan "Stadyum" programı yorumcularından eski milli futbolcu Necati Ateş'in Gaziantep FK - Fenerbahçe maçına ilişkin yaptığı yorumlardan duyulan rahatsızlığı kanal yönetimine bildirdiğini duyurdu.
Kulüpten yapılan resmi açıklamada, "Kulübümüz, TRT Spor Stadyum programında yorumculuk yapan Necati Ateş isimli şahsın haddini aşan açıklamalarına dair duyduğu rahatsızlığı kanal yönetimine gönderdiği resmi yazı ile sorumluların dikkatine paylaşmıştır" denildi.
Ateş, maç sonunda yaptığı değerlendirmede, Gaziantep FK oyuncularından Ertuğrul Ersoy hakkında, "Açık söylemek gerekirse Fenerbahçe kazansın diye çok çalıştı" demişti. Bu sözler Fenerbahçeli taraftarların tepkisini çekmişti.
Maç, Fenerbahçe'nin 2-1 üstünlüğü ile sona ermişti.
AKP Grup Başkanvekili Akbaşoğlu: EYT'liler ilk maaşını Mart ayında alacak
AKP Grup Başkanvekili Muhammed Emin Akbaşoğlu, Meclis'te gazetecilerin Emeklilikte Yaşa Takılanlar (EYT) düzenlemesiyle ilgili sorusuna, “Mart ayında EYT’li kardeşlerimiz maaşlarını alacak. Sözleşmelilere kadro düzenlemesinden sonra EYT düzenlemesini muhtemelen önümüzdeki hafta Meclis'e sunacağız." yanıtını verdi.
Akbaşoğlu çalışmanın geldiği aşamayı şu şekilde aktardı:
"Teknik çalışmayı Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı bitirdi, milletvekili arkadaşlarımız kanun teklifi haline getiriyor. Sözleşmelilere kadro düzenlemesinden sonra EYT düzenlemesini muhtemelen önümüzdeki hafta Meclis'e sunacağız. Teklif şubatta yasallaşmış olur. Mart ayında EYT’li kardeşlerimiz maaşlarını alacak. "
Pervin Buldan: Cumhurbaşkanı adayımızı yakın zamanda müjdeleyeceğiz
HDP Eş Genel Başkanı Pervin Buldan, partisinin haftalık Meclis grup toplantısında yaptığı konuşmada, seçim tarihinin öne alınması tartışmalarıyla ilgili olarak, "Bu seçimlerin ikinci turu kesinlikle Haziran'dadır ve Haziran'dan kaçamayacağınızı özellikle belirtmek isterim." dedi.
Bundan seçim tarihiyle ilgili şunları söyledi:
"Talimatlarını verdiğiniz kapatma davasına umut bağlamayın. HDP'siz seçim hayaline kapılmayın. Seçimlerin sürükleyici gücü HDP olacaktır, Emek ve Özgürlük ittifakı olacaktır.
"İktidar sürekli bir papatya falı açıyor. Onlar için zor bir seçim olacak çünkü 7 haziran sendromları var. Nisan-mayıs arasında gidip gelen bir iktidar var.
"Gidip de gelemeyeceğiniz tarihi ben söyleyeyim: Bu seçimlerin ikinci turu kesinlikle Haziran'dadır ve Haziran'dan kaçamayacağınızı özellikle belirttmek isterim.
"Takvimlere çok fazla umut bağlamayın derim. Ya zamanında yapılacak bir seçimde kaybedeceksiniz ya da erkene alacağınız bir takvimde gideceksiniz. Yazı da çıksa tura da çıksa bunlar kaybedecekler boşuna fal bakmayı bıraksınlar."
'Cumhurbaşkanı adayımızı yakın zamanda müjdeleyeceğiz.'
HDP'nin kendi cumhurbaşkanı adayı olacağını hatırlatan Buldan,
"Biri karakış diğeri sonbahar olan iki kutupla bahar bu ülkeye gelmez. Baharı getirecek olan HDP'dir. HDP'nin üçüncü yoludur.
"Cumhurbaşkanı adayımızı yakın zamanda müjdeleyeceğiz.
"Uğruna ağır bedeller ödediğimiz mücadelemizin tabii ki kendi cumhurbaşkanı adayı olacaktır. Siyasette varız, mücadelede varız, cumhurbaşkanlığı adaylığında da varız." dedi.
Pınar Gültekin cinayeti davası yeniden görülecek; ilk duruşma 15 Şubat'ta
İzmir Bölge Adliyesi 4. Ceza Mahkemesi, Pınar Gültekin davasının yeniden görülmesine karar verdi.
Davanın 20 Haziran'da görülen karar duruşmasında Pınar Gültekin'i öldüren Cemal Metin Avcı'ya verilen ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası "haksız tahrik" indirimiyle 23 yıla indirilmişti.
Cinayet sırasında yardım ettiği iddiasıyla hakkında müebbet hapis cezası istenen Cemal Metin Avcı'nın erkek kardeşi Mertcan Avcı ise beraat etmişti.
Gültekin ailesinin kararı istinafa taşıması üzerine İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 4'üncü Ceza Mahkemesi, davanın yeniden görülmesine karar verdi.
Davanın ilk duruşması 15 Şubat'ta görülecek. .
Ne olmuştu?
Muğla Sıtkı Koçman Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi öğrencisi olan Gültekin, 16 Temmuz'da Ula İlçesi'ndeki evinden ayrılmış ve daha sonra kendisinden haber alınamamıştı.
Ailesi ve yakınları, bir süredir sosyal medya üzerinden Gültekin'in bulunması için kampanya düzenlemiş, ardından Menteşe ilçesinin kırsal Yerkesik Mahallesi'ndeki ormanlık alanda Gültekin'in cesedi bulunmuştu.
Polisin takibi sonucu cinayetle ilgili gözaltına alınan Metin Avcı, "canavarca hisle ve eziyet çektirerek kasten öldürmek" suçlamasıyla tutuklanmıştı.
Pınar Gültekin'i öldüren Cemal Metin Avcı önce ağırlaştırılmış müebbet hapisle cezalandırılmış, sonra cezası "haksız tahrik" indirimiyle 23 yıla indirilmişti.
20 Haziran'da Muğla 3'üncü Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen 13'üncü duruşmada, cinayet sırasında yardım ettiği iddiasıyla hakkında müebbet hapis cezası istenen Cemal Metin Avcı'nın erkek kardeşi Mertcan Avcı ise beraat etmişti.
Gültekin ailesinin avukatı, Rezan Epözdemir karara itiraz edildiğini açıklamıştı:
"Pınar Gültekin ile ilgili hukuk garabeti mahiyetindeki bu karara, bugün itibariyle hem katılan vekili olarak biz hem de esas hakkındaki mütalaasında tüm sanıkların cezalandırılmasını talep eden Muğla Cumhuriyet Başsavcılığı istinaf mahkemesi nezdinde itiraz etti."
Boğaziçi Üniversitesi yönetimi kampüsündeki tesisin taşınması hakkında açıklama yaptı: Kira sözleşmesi 7 Ocak'ta sona erdi
Boğaziçi Üniversitesi, Güney Kampüs'te yer alan ve Boğaziçi Üniversitesi Mezunlar Derneğinin (BÜMED) bir iştiraki olan ticari işletmenin üniversiteden kiraladığı alanın kira sözleşmesinin 7 Ocak itibarıyla sona erdiğini belirtti.
Açıklamada bu alanın üniversitenin ihtiyaçları doğrultusunda akademisyen ve öğrencilerin kullanımına tahsis edileceğini, bu sebeple işletmeden okulun arazisini boşaltmasının talep edildiği bildirildi
Bununla birlikte kurumun, içerisinde 3 bin metrekare kapalı alan, tenis kortu, yüzme havuzu ve restoran, kafe barındıran 8 bin 80 metrekarelik alan için üniversiteye aylık 162 bin 500 lira kira bedeli ödediği, benzerleri ile karşılaştırıldığında arazinin kamu zararı oluşturan sembolik bir ücretle kiralandığının görüldüğü aktarıldı.
Üniversite yönetiminin kararı BÜMED tarafından tepkiyle karşılaşmıştı.
Dernek açıklamasında, "Boğaziçi Üniversitesi yönetimi 7 Ocak 2023 tarihinde tesisimizin kira sözleşmesini uzatmayarak, Boğaziçi mezunlarını, yani bizleri, 30 yıldır faaliyetlerimizi sürdürdüğümüz kampüsten dışarı çıkarma kararı aldı." deniliyor.
BÜMED Yönetim Kurulu Başkanı Hülya Cesur, kararla ilgili yürütmeyi durdurma başvurusunda bulunduklarını açıklamıştı:
"30 yıllık mazinin, bir değerin, bir kira sözleşmesine indirgenerek 15 günde tahliye edilmesi gibi bir durum söz konusu olamaz."
TÜİK'e göre 2022'de yabancılara satılan konut sayısı rekor kırdı
Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) 2022 konut satış istatistiklerini açıkladı. Buna göre yabancılara yapılan konut satışları 2022 yılında bir önceki yıla göre yüzde 15,2 artarak 67 bin 490 oldu.
2022 yılında toplam konut satışları içinde yabancılara yapılan konut satışının payı yüzde 4,5 oldu. İllere göre yabancılara yapılan satışlarda ilk sırayı 24 bin 953 konut satışı ile İstanbul aldı. İstanbul'u sırasıyla 21 bin 860 konut satışı ile Antalya, 4 bin 316 konut satışı ile Mersin izledi.
Uyruklarına göre satışlarda Rusya Federasyonu ilk sırada yer aldı. Rusya vatandaşları 2022 yılında Türkiye'den 16 bin 312 konut satın aldı. Onu 8 bin 223 konut ile İran vatandaşları ve 6 bin 241 konut ile Irak vatandaşları izledi.
TÜİK'e göre Türkiye genelinde konut satışları 2022 yılında bir önceki yıla göre yüzde 0,4 azalarak 1 milyon 485 bin 622 olarak gerçekleşti. Konut satışlarında İstanbul 259 bin 654 konut satışı ve yüzde 17,5 ile en yüksek paya sahip oldu.
Satış sayılarına göre İstanbul'u 126 bin 166 konut satışı ve yüzde 8,5 pay ile Ankara, 83 bin 502 konut satışı ve yüzde 5,6 pay ile İzmir izledi. Konut satış sayısının en az olduğu iller sırasıyla 468 konut ile Ardahan, 910 konut ile Hakkari ve 956 konut ile Bayburt oldu.
Türkiye genelinde 2022 yılında, kadınlar yüzde 32,6 pay ile 484 bin 654, erkekler yüzde 55,3 pay ile 821 bin 132 konut sahibi olurken yüzde 1,6 pay ile 24 bin 193 konut kadın ve erkek tarafından ortaklaşa alındı.
Bahçeli'den seçim açıklaması: Mayıs ayında bu işi bitirelim
MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, partisinin Meclis'teki haftalık grup toplantısında yaptığı konuşmada seçim tarihiyle ilgili olarak, "Mayıs ayı içinde bu işi bitirelim, sözü ve kararı aziz milletimizin kutlu iradesine verelim" dedi.
Bahçeli seçimlerle ilgili şunları söyledi:
"Seçimin ne zaman yapılacağıyla ilgili tartışmaların bir an evvel son bulması, mevsim şartlarıyla birlikte uygun bir tarihin mutabakatla tespiti iyi niyetli beklentimizdir. Böyle bir karar çıkarsa bu durum bir erken seçim değil, seçim tarihinin güncellenmesi şeklinde yorumlanmalıdır.
"Kriz çıkarmanın, kavga iklimi yaratmanın ahlaken bir karşılığı olmayacağını görmek lazımdır. Muhalefet partileri bu yönde adımdan imtina ederse, 5'te 3 çoğunluk sağlanamazsa Cumhurbaşkanımız anayasa 116. madde 2. fıkra uyarınca seçimlerin yenilenmesine karar verebilecektir. MHP, iki alternatife de hazırdır. Cumhurbaşkanımız seçimlerin yenilenmesine karar verdiği anda, 60 günlük süre de işlemeye başlayacaktır.
"Muhalefet şayet seçimlerden umut kesmemişlerse, ipe un sermeyi bir kenara bırakma düşüncesine sabitlenmemişlerse TBMM'de makul tarihin uzlaşmayla belirlenmesi önünde hiçbir engel kalmayacaktır. Mayıs ayı içinde bu işi bitirelim, sözü ve kararı aziz milletimizin kutlu iradesine verelim."
'Vesayet demek CHP yönetimi demektir'
Bahçeli konuşmasında DEVA Partisi Genel Başkanı Ali Babacan ve CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun savunma sektörüyle ilgili yorumlarına yanıt verdi.
"Kılıçdaroğlu'nun TSK'nın şerefli komutanlarına saldırıp karalama yarışına girmesi, terörle mücadeleden ödü patlayan, kabuslar yaşayan mankurt bir siyasetçinin ağzından saçılan kötülük ve nefrettir." diyen Bahçeli şunları söyledi:
"Vesayet demek CHP yönetimi demektir. Kenan Evren kafası Kılıçdaroğlu kafasıdır. Kılıçdaroğlu bir tarafta terörist Demirtaş'ın serbest kalmasını isterken diğer tarafta Türk askerini rencide etmektedir. Kılıçdaroğlu HDP/PKK'yı aklarken TSK'yı terbiyesizce hedef almaktadır.
"Baykar şirketini suçlayan selamsız Babacan, yabancıların etki ajanlığı pozisyonunda sabitlenmişdir"
'HDP'nin kapatılması adalet ve demokrasi onurudur'
HDP'nin kapatılma davasıyla ilgili Kılıçdaroğlu'nun sözlerini alıntılayan Bahçeli şunları söyledi:
"Demiş ki 'Siyasi partiler kapatılamaz, Hazine yardımı kesilmesi demokrasi dışıdır'. Teröre yardım ve yataklık yapan HDP kapatılmasın da Kandil'e milletimizin vergileri mi aktarılsın, daha çok mermi almaları mı sağlansın? HDP'nin kapatılması adalet ve demokrasi onurudur."