Got a TV Licence?

You need one to watch live TV on any channel or device, and BBC programmes on iPlayer. It’s the law.

Find out more
I don’t have a TV Licence.

Canlı anlatım

time_stated_uk

  1. Erdoğan, Irak Başbakanı Muhammed Şiya Sudani ile telefon görüşmesi yaptı

    Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Irak Başbakanı Muhammed Şiya Sudani ile telefon görüşmesi yaptı.

    İletişim Başkanlığı'ndan yapılan açıklama şu şekilde:

    "Görüşmede, Türkiye-Irak ilişkileri ve bölgesel konular ele alındı. Cumhurbaşkanı Erdoğan, görüşmede, önümüzdeki dönemde ikili ve bölgesel işbirliğinin her alanda daha da güçleneceğine inandığını ifade etti.

    "Irak’ın huzur, istikrar ve toprak bütünlüğüne Türkiye’ninki kadar önem verdiklerini belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, terör örgütü PKK’nın Irak topraklarındaki mevcudiyetine son verilmesinin bu ülkenin milli güvenlik menfaatlerinin de gereği olduğunu dile getirdi."

    erdogan
  2. KESK: TÜİK gerçekleri gizliyor, emekçiler açlık sınırında yaşıyor

    Kamu Emekçileri Sendikaları Konfederasyonu (KESK) İstanbul Şubeler Platformu bugün, memur maaşlarına yapılacak yüzde 30 zamla ilgili Cevahir Alışveriş Merkezi önünde toplandı.

    Anka'nın haberine göre, "TÜİK gerçeği gizliyor, emekçiler açlık sınırında yaşıyor", "Savaşa değil, emekçiye bütçe", "Ücretsiz eğitim, ücretsiz sağlık istiyoruz" ve "İnsanca yaşamak istiyoruz" sloganları atıldı.

    KESK Eş Genel Başkanı Mehmet Bozgeyik, "Bugün ortalama İstanbul’da, Ankara’da, İzmir’de ev kiralarının 15-16 bin TL’ye ulaştığı, yine gıdada ve ulaşımda enflasyonun yüzde 100’leri aştığı, gerçek enflasyonun ise aralık ayı sonu itibarıyla yüzde 160'lara dayandığı bir ülkede kamu emekçilerine ve emeklilere insanca yaşamayı yetecek bir ücret yerine asgari ücretin ortalama bir ücret haline getirildiği bir durumla karşı karşıyayız" dedi.

    Diğer şehirlerde de düzenlenen KESK protestoları 13 Ocak'a kadar devam edecek.

    kesk eylemi
  3. AKP'li Özlem Zengin: Randevu vermemek siyasi etiğe uygun değil

    özlem zengin

    Çalışan Gazeteciler Günü dolayısıyla bugün Parlamento Muhabirleri Derneği’ni ziyaret eden AKP Grup Başkanvekili Özlem Zengin, anayasa değişikliği önerisiyle ilgili muhalefetle görüşme talebine dair, "Üç siyasi parti, açıklama da yaptılar, randevu vermediler. Bu randevu vermeme siyasi etiğe de uygun değil, olayın ağırlığı ile de örtüşmüyor. Bu başörtüsü meselesinin diğer meselelerden farklı yeri var" dedi.

    "Başörtüsü, siyasi malzeme değil bizim için, hayati bir mesele... Ama biliyorsunuz, HDP Anayasa Mahkemesi’nin verdiği karardan dolayı, CHP ve İYİ Parti de yarın komisyonda görüşülecek olan mesele yüzünden kabul etmediklerini ifade ettiler... Bu olan bitenlerden sonra ‘Hayır’ demek için kendilerine bir zemin, gerekçe mi arıyorlar diye de düşünüyorum" sözlerini ekledi.

    HDP Eş Genel Başkanı Mithat Sancar, bugün partisinin Meclis grup toplantısında yaptığı konuşmada, "İktidarın seçimlere dayalı bir hesapla başörtüsünü istismar etmesine izin vermeyeceğiz. Bu yolu kapattık ve şimdi muhalefet bu yolda devam ediyor. Söz veriyoruz. Bütün inançların eşit olduğu, bütün halkların özgür yaşadığı geleceği bizler kuracağız" demişti.

  4. HDP'li Beştaş: Mehmet Uçum Anayasa Mahkemesi’ne talimat vermiştir

    Meral danış

    HDP Grup Başkanvekili Meral Danış Beştaş, Cumhurbaşkanı Başdanışmanı Mehmet Uçum'un HDP’ye açılan kapatma davasıyla ilgili, "Anayasa hukukuna ve siyasi partiler kanuna bakıldığında kapatılması beklenen bir durumdur" demesine tepki gösterdi.

    Gazete Duvar'ın haberine göre Beştaş, "Ben Mehmet Uçum’u geçmişteki hak savunuculuğu döneminden tanıyorum. Terörle Mücadele Kanunu kapsamında mağdur olan çocuklara ilişkin çalışmalarından, çözüm sürecindeki tutumundan biliyorum. Fakat dünkü açıklamasında AKP’nin kendisine her şeyi unutturduğunu bir kez daha gördüm" dedi ve şunları ekledi:

    "Uçum, her şeyi unutmuş olsa da bulunduğu makam gereği bu sözlerinin Anayasa Mahkemesi’ne talimat anlamına geldiğini, mahkemeyi etkilediğini, sonucu tayin ettiğini, üyeleri baskıladığını biliyor.

    "Kendisi Anayasa Mahkemesi’ne talimat vermiştir... Mehmet Uçum, Yargıtay Başsavcısı mı, AYM Başkanı mı, AYM üyesi mi?"

    HDP Meclis araştırması açılması için başvurdu

    HDP Grup Başkanvekilleri Meral Danış Beştaş ve Saruhan Oluç, bugün ayrıca, "yurttaşların seçme ve seçilme haklarının güvence altına alınması ile demokratik siyasetin önündeki yasal, siyasal ve uygulamaya dair engellerin kaldırılması amacıyla Meclis Araştırması açılması" amacıyla TBMM Başkanlığı'na başvurdu.

    Gerekçede şu ifadeler yer aldı:

    "HDP’ye dönük engelleme çabaları, yasal bir görünüme kavuşturulmak istense de, esasen kendisine oy veren yurttaşların seçme ve seçilme özgürlüğüne ve hakkına doğrudan müdahale anlamına gelmektedir.

    "HDP’li milletvekillerinin dokunulmazlıklarının kaldırılarak önceki dönem eşbaşkanlarıyla birlikte cezaevine konulması, yurttaşların iradelerinin hiçe sayılarak HDP’li belediyelere kayyum atanması, HDP üye ve yöneticilerine dönük gözaltı ve tutuklama furyasının sürmesi, iktidarın demokratik siyaseti engelleme yönelimine sadece birkaç örnek olarak sayılabilir."

  5. TTB Merkez Konseyi üyelerine yönelik 'görevden alma' davası 8 Şubat'a ertelendi

    Fundanur Öztürk

    BBC Türkçe

    ttb dava

    Türk Tabipleri Birliği Merkez Konseyi Başkanı Şebnem Korur Fincancı ve Merkez Konseyi üyelerinin görevlerine son verilmesi talebiyle açılan davanın ilk duruşması Ankara 31. Asliye Hukuk Mahkemesinde görüldü. Dava, reddi hâkim talebinin üst mahkemeye gönderilerek değerlendirilmesi için 8 Şubat’a ertelendi.

    Davada, TTB Merkez Konseyi Başkanlığı üyeleri ve Merkez Konseyi Başkanı Şebnem Korur Fincancı’nın görevlerine Türk Tabipler Birliği Kanunu'nun ek 2. maddesinin gereğince son verilmesi ve davalıların yerine yeni üyelerinin seçilmesi talep ediliyor.

    Bugün Ankara 31. Asliye Hukuk Mahkemesi'nde görülen duruşmaya TTB avukatları, TTB Merkez Konseyi üyeleri ile birlik üyeleri, Avrupa Hekimler Daimi Komitesi ve Dünya Tabipler Birliği Konseyinden temsilciler katıldı.

    Savcı duruşmaya katılmadı

    TTB avukatı Leyla Verda Ersoy, davanameyi hazırlayan savcının kanuna aykırı şekilde duruşmaya katılmadığını belirterek, "dava şartlarını taşımayan" davanın reddedilmesini talep etti.

    Ersoy, "Bu aşamada sayın savcının burada olması gerekirdi, savcı burada değil. Bu davaname, dava şartlarını taşımıyor, dava şartları yokluğundan bu davanın reddedilmesi gerekiyor" dedi.

    Ayrıca davanamenin hazırlandığı tarihten itibaren merkez konsey üyelerinin tespit edilmediğini söyleyen Ersoy, "Kimlerin merkez konsey üyeleri olduğu tespit edilmemiş, hala dosyada kimin yargılandığı belli değil. Kimlik numaraları kaydedilmemiştir" dedi.

    Ersoy’un usule yönelik itirazlarını reddeden mahkeme, bir sonraki duruşmayı 8 Şubat’a erteledi.

    Fincancı ve merkez konseyi üyelerinin görevlerine son verilmesi talebiyle 26 Ekim 2022 tarihinde davaname hazırlayan savcı, 14 gün sonra Fincancı hakkında "örgüt propagandası" suçlamasıyla da iddianame hazırlamıştı.

    Fincancı’ya yönelik "örgüt propagandası" davasının bir sonraki duruşması yarın İstanbul Çağlayan Adliyesi’nde görülecek.

  6. Ali Babacan: Bahçeli’nin hezeyanlarıyla bizim işimiz olmaz

    ali babacan

    DEVA Partisi Genel Başkanı Ali Babacan, Devlet Bahçeli'nin kendisi hakkında bugün yaptığı yorumlara yanıt verdi.

    Babacan Twitter'da yaptığı açıklamada, "Tehdit ve hakaretten başka bir şey bilmeyenler bizi anlayamaz." dedi ve, "Biz, milletimizin tümü için refah ve huzur diyeceğiz. Yolumuza adaletle devam edeceğiz. Kendisini sadece edebe davet ediyoruz." diye ekledi.

    Bahçeli, bugün partisinin Meclis grup toplantısında, "Demokrasi ve Atılım Partisi'nin başındaki zat anayasanın 66. maddesini tartışmaya açmak istemiştir. Anayasa'nın meskur maddesi,Türk vatandaşlığı üst başlığıyla şöyledir: 'Türk babanın veya Türk ananın çocuğu Türk'tür. Hiçbir Türk vatana bağlılıkla bağdaşmayan bir eylemde bulunmadıkça vatandaşlıktan çıkarılamaz.'

    "Devası derdine kafi gelmeyen bu tulumba partisinin kurumsal iletişim başkanı da doğru cevabını vermiştir. Bu kurşun gibi sözlere CHP'den tek bir cevap gelmemiştir. Zilletin diğer paydaşları da sus pus vaziyettedir. DEVA'nın başkanını Türklüğün nesi ve neresi rahatsız etmektedir.

    "Türklüğü anayasadan çıkarmayı cesedimizi çiğnemeden nasıl başaracaktır? Buna nasıl kalkışılacaktır. Zillet ittifakının her bir ortağı aynı görüşte midir?" demişti.

  7. İstanbul 2022'de dünya genelinde trafiğin en sıkışık olduğu kentler arasında 16'ıncı sırada yer aldı

    istanbul

    Trafik verilerini analiz eden ABD merkezli Inrix'in 2022 yılı raporuna göre İstanbul dünya genelinde trafiğin en sıkışık olduğu 16'ıncı kent oldu. İstanbul'da trafik sıkışıklığı nedeniyle kaybedilen ortalama süre 2022'de pandemi öncesi döneme (2019) göre yüzde 42 azaldı.

    Rapora göre trafiğin en yoğun olduğu kent Londra; onu Şikago ve Paris izliyor. Londra'da geçen yıl bir sürücünün trafikte ortalama 156 saat kaybettiği tahmin ediliyor.

    50 ülkedeki 1000 şehri kapsayan rapor, İstanbul'da trafik sıkışıklığı nedeniyle bir sürücünün geçen yıl ortalama 89 saat kaybettiğini söylüyor. Ankara için bu süre 43 saat; Bursa için 44 ve Gaziantep için 40 saat.

    Rapora göre İstanbul 2022'de trafik sıkışıklığı açısından Avrupa kentleri arasında yedinci sıradaydı.

  8. Kılıçdaroğlu'ndan HDP açıklaması: Demokrasilerde siyasi partiler kapatılmaz, Hazine yardımını kesmek gibi demokrasi dışı uygulamaları asla kabul etmiyoruz

    kemal

    CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu Meclis grup toplantısında yaptığı konuşmasına HDP'ye yönelik parti kapatıma davasının demokrasi dışı bir uygulama olduğu mesajını verdi.

    "Demokrasiye inanıyorsak düşünce özgürlüğüne de inanacağız. Siyasal partilerin kapatılması askeri dönemlere ait bir gelenektir. Artık demokrasilerde siyasal partiler kapatılmaz. Partileri kapatıp, Hazine yardımını kesmek gibi demokrasi dışı uygulamaları asla kabul etmiyoruz, doğru bulmuyoruz."

    Kılıçdaroğlu sözlerine şöyle devam etti:

    "Öyle bir noktaya geldik lki tehdit ediyorlar. Gücü elinde tutan tehdit etmeye başlıyor. 'Dokunulmazlığınızı kaldırırız' diyorlar. Ali Mahir Başarır ve Lütfü Türkkan'ın dokunulmazlıklarını kaldırmak için komisyon topluyorlar.

    "Açık ve net söylüyorum bizim, CHP'lilerin, milletvekillerinin ben dahi dokunulmazlıklarını kaldırmazsanız namertsiniz!

    "Biz kul hakkı yemedik ki korkalım. Düşüncelerimizden ötürü mü yargılamak istiyorsanız, yargılayın. Yolsuzluk yapmadık ki korkalım, sizler gibi değiliz. Sizlere de benzemek istemiyoruz."

    'Biz hangi yanlışları terk ettiysek Saray odur'

    "Statükoyu bıraktık, değiştik" diyen Kılıçdaroğlu, geçmişteki bütün olayları aklı başında analiz ettiklerini söyledi.

    Kılıçdaroğlu, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın "statükocu söylemlerden öteye gidemediğini" iddia etti ve şunları söyledi:

    "Erdoğan değişimin önündeki en büyük engeldir. Kendisini askerlere alkışlatır oldu. Askerlerin beni alkışlamasını istemem ama yalan dolan söyleyeni bir asker alkışlıyorsa devletin orada çürüdüğünü görüyoruz.

    "Etrafınıza siyadet koridorlarında kariyer devşiren askerleri koyarsanız elinizde bol apoletli Orta Doğu askerlei kalır; kariyerist kafadan hayır gelmez.

    "Komuta kademesi haddini bilsin, siyaset askerin işi değildir.

    Biz değiştik, halkın partisiyiz, Biz hangi yanlışları terk ettiysek Saray odur."

    'Yanında azmettiricileri barındırıyorsan teslim edeceksin'

    Sinan Ateş cinayetiyle ilgili açıklama yapan Kılıçdaroğlu, CHP'nın "şehidin hakkını savunacağını", bunun CHP ülkücülerine karşı sorumluluğu olduğunu belirtti ve CHP'de önemli bir ülkücü varlığı olduğunun altını çizdi.

    CHP Genel Başkanı, Bahçeli'ye hitaben, "Yanında azmettiricileri barındırıyorsan teslim edeceksin. Mafyayla fotoğraf vere vere yanındaki gençlere yanlış mesaj verdin. Bir şehit var bu kan yerde kalmayacak, kapısına gelen azmettiricileri teslim edeceksin. Biz Sinan'ın kızlarına mutlaka adaleti getireceğiz" dedi.

  9. HDP Eş Genel Başkanı Sancar: İktidarın seçimlere dayalı bir hesapla başörtüsünü istismar etmesine izin vermeyeceğiz

    mithat sancar

    HDP Eş Genel Başkanı Mithat Sancar, partisinin Meclis grup toplantısında yaptığı konuşmada, HDP'ye yönelik kapatılma davası ve AKP'nin anayasa değişikliği önerisi hakkında açıklamalarda bulundu.

    Sancar, partisine yönelik "operasyonların" uzunca bir süredir "kesintisiz devam ettiğini" söyledi ancak bunların HDP'yi yolundan alıkoyamayacağını belirtti ve "AYM salonlarında oy çokluğu değil sandıkta milyonların oy birliği belirleyecektir bu ülkenin geleceğini, bunu herkes bilsin" diye ekledi.

    Sancar, "Otoriter, tekçi, sömürücü, talancı sistemin kalıcı hale getirilmesinin önündeki en büyük engel HDP’dir. O yüzden birbirinin boğazına sarılmak için geçmişte fırsat arayan güçler birleşti. Kürt düşmanlığında ortak, yeni bir devlet koalisyonu kurdular." diye ekledi.

    Sancar şu ifadeleri kullandı:

    "Parti kapatılacakmış kapatılmayacakmış bunların hiçbirine kulak asmayacağız. Halktan ve hakikateten aldığımız bu gücü toplumsal mücadelenin her alanında olduğu gibi seçimlerde de mutlaka ortaya koyacağız. Bu gücü seçimlerin sonucuna mutlaka yansıtacağız.

    "İktidar varlık yokluk korkusuyla her yolu deniyor. Bize karşı yürütülen hukuksuzluklar, Türkiye demokrasi güçlerini bölmek, seçim sürecini kendi emellerine uygun şekillendirmek içindir. Bu operasyonları boşa çıkarmanın yolu hep birlikte kararlı bir duruş sergilemektir."

    HDP Eş Genel Başkanı, AKP'nin anayasa değişikliği önerisiyle ilgili, "İktidarın seçimlere dayalı bir hesapla başörtüsünü istismar etmesine izin vermeyeceğiz. Bu yolu kapattık ve şimdi muhalefet bu yolda devam ediyor. Söz veriyoruz. Bütün inançların eşit olduğu, bütün halkların özgür yaşadığı geleceği bizler kuracağız." dedi.

  10. Bakan Koca sahte kanser ilacı iddialarına yanıt verdi: Ülkemize bir kutu dahi girişi olmadı

    bakan koca

    Sağlık Bakanı Fahrettin Koca, piyasada satışa sunulduğu iddia edilen sahte kanser ilacıyla ilgili açıklama yaptı. "Bangladeş’ten bugüne kadar iddiaya konu olan ilacın bir kutu dahi girişi olmamıştır" diyen Koca şunları söyledi:

    "Burada yapılmak istenen şeyin ne olduğunu size açıklayayım. TİTCK (Türkiye İlaç ve Tıbbi Cihaz Kurumu) gibi uluslararası bir otorite var. Bazı ülkelerde; Bangladeş, İran, Arjantin, Tayvan gibi; ülkemizde ruhsatı olmayan ilaçların Türkiye’ye girişi yapılmak isteniyor. TİTCK bu anlamda güvenilirliği artırmak üzere kılavuz yayınlayarak; biyoeşdeğerlik, biyoyararlanım gibi ilave kanıtlar ve kalite belgeleri isteyerek tedbirleri sıkılaştırdı.

    "Bahsi geçen bu ülkelerden ilaç getiren bazı firmaların bu düzenlemelerden rahatsız olduğunu görüyoruz. Bu olayın altındaki mesele budur. TİTCK ilaç almaz, TİTCK ilacı Türkiye’de ruhsatlandırır veya yurtdışı ilaçsa etkili ve güvenli olduğunu belirler ve listeye alır.

    "İlacın satın alınmasıyla ilgisi yoktur. Bizim yaptığımız kılavuz güncellemesi. Tedbirleri daha da sıkılaştırıp vatandaşa güvenilir ilaç sağlamayı amaçlıyor. Bu ülkelerden ilaç getirmek isteyenler ise, ucuz maliyetli ancak kalitesi belirsiz ilaç getirilerek, ilaç teknolojisi gelişmiş ve uluslararası tanınırlığı olan ilaç otoritelerine üye ülkelerin ilacıyla eşdeğer kılınıp, yüksek fiyatlara satmak isteyenler.

    "Bu durumda, bizim kılavuzumuz da bunu yapmak isteyenlerin oyunlarını yani rantı bozan bir kılavuz. Bu iddialar bu odaklar tarafından çıkarılıyor. Bu gürültü buralardan kopuyor. Ama önümüzdeki dönemde tedbirlerimizin devamı gelecek.

    Koca, " TİTCK kayıtlarına göre ülkemize Bangladeş’ten bugüne kadar iddiaya konu olan ilacın bir kutu dahi girişi olmamıştır. Hiçbir şekilde hastalarımızda kullanılması da söz konusu olmamıştır" diye ekledi.

  11. Yargıtay Başsavcısı Bekir Şahin: HDP'nin terör örgütüyle bağı bilinen bir gerçek

    AYM

    Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısı Bekir Şahin, HDP'nin kapatılması istemiyle açtığı davada, Anayasa Mahkemesi (AYM) heyetine sözlü açıklama yaptı.

    Yüce Divan Salonundaki açıklamasından sonra Başsavcı Şahin, gazetecilere verdiği demeçte, "Davalı partinin, devletin ülkesi ve milletiyle bölünmez bütünlüğüne aykırı eylemlerin odağı haline geldiğini tüm delillerle ortaya koyduğumuzu bildirdik." dedi ve şöyle devam etti:

    "Davalı partinin terör örgütüyle bağı bilinen bir gerçek, tüm toplumca da biliniyor. 85 milyon neredeyse davalı partinin PKK'dan ayrı, bağımsız olmadığını, onun güdümünde, onun bir organı olduğunu kabul ediyor.

    Davalı partililerin de terör örgütü PKK'yı kınadığını kimsenin duymadığını belirten Başsavcı Şahin, davalı parti yöneticilerinin PKK'yı terör örgütü olarak görmeyip, "silahlı halk hareketi" olarak tanıdıklarını ifade ettiklerini, bu konuların televizyonlara yansıdığını, kayıtlarının da bulunduğunu aktardı.

    Bundan sonra ne olacak?

    Başsavcı Şahin'in sözlü açıklamasının ardından HDP yetkilileri, belirlenen bir tarihte sözlü savunma yapacak ve partinin Hazine yardımına bloke konulmasına ilişkin savunmasını da vermesinin ardından davaya ilişkin bilgi, belgeleri toplayacak raportör, esas hakkındaki raporunu hazırlayacak.

    Raporun, Yüksek Mahkeme üyelerine dağıtılmasının ardından Başkan Zühtü Arslan toplantı için bir gün belirleyecek, üyeler belirlenen günde bir araya gelerek kapatma istemini esastan görüşmeye başlayacak.

    HDP hakkındaki kapatma davasını 15 kişiden oluşan AYM heyeti karara bağlayacak. Anayasa'nın 69. maddesinde sayılan hallerden ötürü partinin kapatılmasına veya dava konusu fiillerin ağırlığına göre devlet yardımından kısmen ya da tamamen yoksun bırakılmasına, toplantıya katılan üyelerin 3'te 2 oy çokluğuyla, yani 15 üyenin 10'unun oyuyla karar verilebilecek.

  12. CHP ve İYİ Parti, AKP'nin anayasa değişikliği önerisiyle ilgili randevu talebini kabul etmedi

    iyi chp

    AKP'nin başörtüsüne anayasal güvence ve “ailenin korunması” konusundaki anayasa değişikliği önerisiyle ilgili CHP ve İYi Parti'yle görüşme talebi partiler tarafından reddedildi.

    Habertürk'e göre konuyla ilgili açıklama yapan CHP Grup Başkan Vekili Özgür Özel, "İttifak ortağımız ile biz görüşme talebini reddetmek durumundayız" dedi ve buna gerekçe olarak İYİ Partili Lütfü Türkkan ile CHP Mersin Milletvekili Ali Mahir Başarır'ın, dokunulmazlık dosyalarının gündeme alınmasını gösterdi.

    DHA'ya göre AK Parti Grup Başkan Vekili Özlem Zengin gelişmeyi doğruladı ve, "CHP Grup Başkan Vekili Özgür Özel aradı. Anayasa randevu talebimizi kabul etmediklerini bildirdiler" dedi.

    AKP'nin randevu talebi HDP tarafından da geri çevrilmişti.

  13. Bahçeli'den Sinan Ateş açıklaması: Menfur bir cinayetin içine dava arkadaşlarımızı çekmek isteyenlere eyvallah etmeyeceğiz, 'tamam' demeyeceğiz

    devlet bahceli

    MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli partisinin Meclis grup toplantısında yaptığı açıklamada, Sinan Ateş cinayetiyle ilgili olarak açıklamalarda bulundu.

    Cinayet gerçekleşir gerçekleşmez partisinin yasal süreci beklemeye başladığını ancak MHP'ye "adeta tek bir merkezden emir almış bir şekilde organize saldırının" hız kazandığını söyleyen Bahçeli, Gülen yapılanmasını da işaret etti.

    Bahçeli, "Tüm FETÖ'cüler algı operasyonu kanalıyla yeni bir kalkışma başlattılar. Cinayetin gölgesi MHP'ye düşürülmek istendi. Bir iç hesaplaşmanın olduğu devamlı olarak iddia edilip gündemde tutuldu." dedi ve "Sosyal medyada binlerce FETÖ hesabı açıldı. Pennysylvania menşeili sosyal medya saldırıları yoğun olarak yaşandı." diye ekledi.

    Bahçeli Zafer Partisi lideri Ümit Özdağ'a da isim vermeden yanıt verdi ve şunları söyledi:

    "Adına Zafer denilen casusların şebekesine dönmüş, marjinal bir partinin ümitsiz vakası hepimiz 'katilin kim olduğunu biliyoruz' lafıyla savcıların iş alanına giren açıklamada bulundu.

    "Bu istihbarat fosiline bildiklerini sormanın savcıların ana görevi olduğunu söylemek çağrım ve görevimdir."

    Bahçeli, "Düşmanca senaryolara taviz vermeyeceğiz. Menfur bir cinayetin içine dava arkadaşlarımızı çekmek isteyenlere eyvallah etmeyeceğiz, tamam demeyeceğiz. Sabrın boyun eğmek değil mücadele etmek olduğunu cümle aleme göstereceğiz. Tek başıma da kalsa davayı çiğnetmeyeceğiz.

    "Tek bir ülküdaşımı ezdirmeyeceğim, sonu ölüm de olsa surda gedik açtırmayacağım. Karın ağrısı çekenlere, bir cinayet üzerinden siyasi kurgu yapanlara adayımız belli, kararımız nettir. Cumhurbaşkanı adayımız Sayın Erdoğan'dır." dedi.

  14. Bahçeli'den Babacan'a tepki: DEVA'nın başkanını Türklüğün nesi ve neresi rahatsız etmektedir?

    bahçeli

    MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, partisinin Meclis grup toplantısında yaptığı konuşmada DEVA Partisi Genel Başkanı Ali Babacan'ın Anayasa'nın ilk dört maddesiyle ilgili yaptığı açıklamaya tepki gösterdi.

    Bahçeli şu ifadeleri kullandı:

    "Demokrasi ve Atılım Partisi'nin başındaki zat anayasanın 66. maddesini tartışmaya açmak istemiştir. Anayasa'nın meskur maddesi,Türk vatandaşlığı üst başlığıyla şöyledir: 'Türk babanın veya Türk ananın çocuğu Türk'tür. Hiçbir Türk vatana bağlılıkla bağdaşmayan bir eylemde bulunmadıkça vatandaşlıktan çıkarılamaz.'

    "Devası derdine kafi gelmeyen bu tulumba partisinin kurumsal iletişim başkanı da doğru cevabını vermiştir. Bu kurşun gibi sözlere CHP'den tek bir cevap gelmemiştir. Zilletin diğer paydaşları da sus pus vaziyettedir. DEVA'nın başkanını Türklüğün nesi ve neresi rahatsız etmektedir.

    "Türklüğü anayasadan çıkarmayı cesedimizi çiğnemeden nasıl başaracaktır? Buna nasıl kalkışılacaktır. Zillet ittifakının her bir ortağı aynı görüşte midir?"

  15. Kılıçdaroğlu :6 ay sonra, 5 yıllığına yabancıya konut satışı yasağı getireceğiz

    kemal kılıçdaroğlu

    CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Türkiye'de konut ve kira fiyatlarındaki artışa yanıt olarak yabancılara beş yıllığına konut satışı yasağı getirecekleri vaadinde bulundu.

    Kılıçdaroğlu Twitter'da yaptığı açıklamada şunları söyledi:

    "Sarayın zalim düzeni yüzünden insanlarımızın ev sahibi olması hayal oldu. Kiralar da şiştikçe şişiyor. Vatandaşımıza öz vatanında zulüm var. 6 ay sonra, beş yıllığına yabancıya konut satışı yasağı getireceğiz. Fiyat dengesi oluşmadan yasak kalkmayacak. Öncelik kendi insanımızdır."

    View more on twitter
  16. TÜİK'e göre sanayi üretimi Kasım'da yıllık yüzde 1,3 daraldı

    istihdam

    Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) Sanayi Üretim Endeksi verilerine göre sanayi üretimi Kasım'da bir önceki yılın aynı dönemine göre yüzde 1,3 azaldı. Buna göre pandemiden bu yana sanayi üretimi ilk kez yıllık bazda düşüş gösterdi.

    Alt sektörler bazında madencilik ve taşocakçılığı sektörü endeksi bir önceki yılın aynı ayına göre yüzde 8,6, imalat sanayi sektörü endeksi yüzde 0,4 ve elektrik, gaz, buhar ve iklimlendirme üretimi ve dağıtımı sektörü endeksi yüzde 7,9 azaldı.

    Sanayinin alt sektörleri incelendiğinde, 2022 yılı Kasım ayında madencilik ve taşocakçılığı sektörü endeksi bir önceki aya göre yüzde 1,3, imalat sanayi sektörü endeksi yüzde 1,0 ve elektrik, gaz, buhar ve iklimlendirme üretimi ve dağıtımı sektörü endeksi yüzde 2,3 azaldı.

    TÜİK Kasım ayı işgücü istatistiklerini de açıkladı. Buna göre 15 ve daha yukarı yaştaki kişilerde işsiz sayısı 2022 yılı Kasım ayında bir önceki aya göre 23 bin kişi artarak 3 milyon 576 bin kişi oldu. İşsizlik oranı ise değişim göstermeyerek yüzde 10,2 seviyesinde gerçekleşti. İşsizlik oranı erkeklerde yüzde 8,8 iken kadınlarda yüzde 12,9 olarak hesaplandı.

    İstihdam edilenlerin sayısı bu dönemde bir önceki aya göre 285 bin kişi artarak 31 milyon 574 bin kişi, istihdam oranı ise 0,4 puanlık artış ile yüzde 48,6 oldu. Bu oran erkeklerde yüzde 65,7 iken kadınlarda yüzde 31,7 olarak gerçekleşti.

    15-24 yaş grubunu kapsayan genç nüfusta işsizlik oranı bir önceki aya göre 2,6 puanlık azalış ile yüzde 17,8 oldu. Bu yaş grubunda işsizlik oranı; erkeklerde yüzde 14,4, kadınlarda ise yüzde 23,9 olarak tahmin edildi.

    TÜİK'e göre Kasım'da haftalık ortalama çalışma süresi 44.4 saat olarak gerçekleşti.

  17. Sezgin Tanrıkulu Çalışan Gazeteciler Günü ile ilgili rapor yayınladı

    Hatice Kamer

    BBC Türkçe, Diyarbakır

    sezgın tanrıkulu

    Meclis İnsan hakları Komisyonu Başkan Vekili, CHP İstanbul milletvekili Sezgin Tanrıkulu, 10 Ocak Çalışan gazeteciler Günü dolayısıyla bir rapor yayınladı.

    Sınır Tanımayan Gazeteciler (RSF) Örgütünün 2022 Dünya Basın Özgürlüğü Endeksi'nde 180 ülke içerisinde Türkiye'nin 149. sırada yer aldığını belirten Tanrıkulu, Çağdaş Gazeteciler Derneği Medya İzleme Komisyonu “2022 Medya Raporu”ndaki verilere de yer verdi.

    Buna göre 2022’de gazeteciler ve basın kuruluşlarına ilişkin en az 174 dava görüldü/duruşma yapıldı.

    Bu davalarda en az 263 gazeteci yargılandı. Bazı gazeteciler birden çok davada hakim karşısına çıktı. Davalarda en az 40 gazeteciye hapis ya da para cezası verildi.

    Gazetecilere toplamda en az 92 yıl 11 ay 15 gün hapis, en az 317 bin 900 TL para cezası verildi. En az 24 gazeteci beraat etti.

    Bir yıl boyunca en az 33 gazeteci tutuklandı, en az 72 gazeteci gözaltına alındı.

    61 gazeteci işini yaparken, özellikle toplumsal olaylarda saldırıya uğradı, engellendi. Saldırıların pek çoğunda gazeteciler gözaltına alındı. Gazeteciler, daha çok sosyal medya üzerinden tehdit edildi, hedef gösterildi.

    RTÜK bir yılda 13 TV kanalına 58 kez ceza verdi. Halk TV, Tele 1, KRT, Fox TV ve Flash Haber'e 54 kez ceza kesilirken; TGRT Haber, Beyaz TV, ATV, A Haber, Ülke TV, Kanal 7 ve TV24'e sadece 3 kez cezai yaptırım uygulandı.

    5 muhalif TV kanalına verilen 54 cezanın toplam tutarı, 17 milyon 335 bin lira olurken; diğer 8 TV kanalına verilen 4 cezanın toplamı 1 milyon 674 bin TL oldu.

    Türkiye Gazeteciler Sendikası verilerine göre 43, Medya ve Hukuk Araştırmaları Derneği verilerine göre 65 gazeteci tutuklu ya da hükümlü olarak cezaevinde bulunuyor.

    Sezgin Tanrıkulu, raporunda basın örgütlerinin çalışmalarına değindi ve 2022 yılında en az 65 gazetecinin, haber takip ederken ya da haberleri nedeniyle gerek kolluk güçlerinin gerek politikacıların gerekse de sivil vatandaşların saldırısına maruz kaldığını belirtti.

    Rapora göre 2022'de mahkum olan gazeteci, yazar, yayıncı sayısı 52, tutuklanan gazeteci sayısı 37,gözaltına alınan gazeteci sayısı 95, soruşturma ve dava açılan gazeteci sayısı 51 oldu. Toplama ve erişim engeli getirilen haber sayısı da 2360 idi.

  18. Cumhurbaşkanı Başdanışmanı Uçum: HDP'nin kapatılması Anayasa'ya göre beklenen bir durum

    HDP logosu

    Cumhurbaşkanı Başdanışmanı Mehmet Uçum, HDP’ye açılan davada, kapatmanın beklenen bir durum olduğunu söyledi.

    Uçum,“Anayasa hukukuna ve siyasi partiler kanuna göre bakıldığında kapatılması beklenen bir durumdur" dedi.

    HDP Anayasa Mahkemesi’ne başvuruda bulunarak, davanın seçim sonrasına bırakılmasını istemişti.

    Partinin alacağı hazine yardımı da geçici olarak bloke edilmiş durumda.

    Habertürk yayınında konu ile ilgili soruyu yanıtlayan Uçum şunları söyledi:

    “AYM normlara göre değerlendirme yaparsa kapatma davası beklenebilir bir şeydir. Terör örgütüyle sıkı ilişki içinde olduğunu iddia edilen bir parti. İspanya'da Batasuna, terör örgütünü kınamadı diye kapatıldı.”