Osman Kavala: AİHM Türkiye aleyhine ihlal prosedürü başlatılması ile ilgili kararını 11 Temmuz'da açıklayacak

ReutersCopyright: Reuters

Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi (AİHM) Büyük Dairesi Osman Kavala ve Türkiye hakkındaki kararını 11 Temmuz'da kamuya açık bir oturumda açıklayacak.

Yerel saatle 11:00'de başlayacak olan oturum Strasbourg'daki İnsan Hakları Binası'nda düzenlenecek.

Avrupa Konseyi Bakanlar Komitesi, 30 Kasım-2 Aralık arasında yaptığı değerlendirmeler ve oylama sonucunda Şubat ayında iş insanı Osman Kavala'yı AİHM kararlarına rağmen serbest bırakmayan Türkiye aleyhine "ihlal prosedürü" başlatma kararı almıştı.

Avrupa Konseyi, Gezi Parkı davasında iş insanı Osman Kavala'ya ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası verilmesine tepki göstermişti. Konsey, Türkiye'den, Kavala'nın derhal serbest bırakılmasını istemişti.

Avrupa Konseyi'nin yargı organı Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi (AİHM), 2019'da Kavala'nın serbest bırakılmasına karar vermişti.

Daha önce sadece Azerbaycan için işletilen ancak yaptırım aşamasına gelmeden sonlanan bu sürecin Türkiye için nasıl işletileceği ve sonuçlarının neler olacağı öngörülemiyor. Ancak kaynaklar, AİHM'in değerlendirme sürecinin çok da uzamayacağı, konunun bu sene içerisinde Bakanlar Komitesi'nin önüne gelme ihtimaline dikkat çekiyorlar.

Getty ImagesCopyright: Getty Images

İtalya Başbakanı Mario Draghi, 5 Temmuz'da Türkiye'yi ziyaret edecek.

Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanlığından yapılan açıklamaya göre Draghi, Türkiye ziyareti kapsamında yarın Cumhurbaşkanı Erdoğan ile Türkiye-İtalya Üçüncü Hükümetlerarası Zirve Toplantısı'na başkanlık edecek.

İlgili bakanların katılımıyla düzenlenecek zirvede Türkiye-İtalya ilişkilerinin gözden geçirileceği ve işbirliklerinin derinleştirilerek geliştirilmesi için atılabilecek adımların ele alınacağı belirtiliyor.

Temaslarda, Türkiye'nin stratejik ortağı ve NATO Müttefiki olan İtalya'yla, ikili ilişkilerin yanı sıra, Türkiye-AB ilişkileri ile bölgesel ve küresel meseleler hakkında fikir teatisinde bulunulacak.

Getty ImagesCopyright: Getty Images

Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Vedat Bilgin, enflasyon ve memurlara yapılacak zam oranlarına ilişkin açıklamalarda bulundu.

Emeklilikte Yaşa Takılanlar (EYT) konusuyla ilgili soruya, "Çalışıp bitirilmesi gereken bir proje olarak önümüzde duruyor." diyen Bilgin, "Bu yılın sonuna kadar bu yolda önümüzde olan tüm dosyaları çözeceğiz. O da önemli dosyalarımızdan birisi. Alternatif çözüm önerileri oluşturmaya çalışıyoruz." dedi.

6 aylık enflasyon oranının açıklanmasıyla ilgili Bakan Bilgin, memurlara yüzde 42 düzeyinde zam yapılacağını söyledi ve, "Enflasyon, tahminlerimizi zorlayarak yüksek çıktı. Bu kadar artış beklemiyorduk. Bunda enerji sektörünün etkisi fazla" ifadelerini kullandı.

Bilgin, "Yüzde 42'lik artış ciddi bir artıştır. Bu enflasyon şartları içerisinde çok yüksek değildir. Biz daha fazla vermek isterdik" dedi.

'Tükriye'de açlık sınırı 3600 lira ile 4000 lira arasındadır'

Asgari ücret için verilen ara zammın beklentileri karşılayıp karşılamadığı sorusu üzerine Bilgin:

"Önce şunun altını çizmek lazım. Yıl başında verilen yüzde 50’lik zam o zaman enflasyon çok daha düşük 36 civarında olduğu sırada verilmiştir. Biz bu yılı yüzde 50 ile kapatırız diye düşünüyorduk.

"1 yıl önce kümülatif olarak baktığımızda yüzde 94 zam verildi.

Aradaki fark nedir biz işçilere verdiğimiz zammı eksik bularak ara bir zamla yıl sonuna kadar tamamladı. İkinci bir mesele çok konuşulunca yanlış zannediliyor. 6 bin lira açlık sınırı var neden 5.5 bin lira verdin. Memur konfederasyonları da dahil kendilerine göre açlık sınırını belirliyor. Bunlar bilimsel olarak yapılmış çalışmalar değildir.

"Uluslararası kuruluşların hesaplarına göre Tükriye'de açlık sınırı 3600 lira ile 4000 lira arasındadır."

dhaCopyright: dha

Afet ve Acil Durum Yönetimi Başkanlığı (AFAD) öncülüğünde, yardım kuruluşlarının da desteğiyle Afganistan için toplanan 599 ton gıda, giyim, hijyen malzemelerini taşıyan insani yardım treni Ankara'dan yola çıktı.

8 konteyner ve 22 kapalı vagondan oluşan tren için Ankara Garı’nda tören düzenlendi.

Törende konuşan TCDD Taşımacılık A.Ş. Genel Müdür Yardımcısı Şinasi Kazancıoğlu, İran üzerinden Türkmenistan’a kadar TCDD trenlerinin kullanılacağını, ardından da Türkmen vagonlarıyla Afganistan’a taşınacağını söyledi.

AFAD Başkan Yardımcısı Taşdelen de Türkiye'nin Afganistan halkının yaşadığı sıkıntıları yüreğinde hissettiğini vurgulayarak, "Bugün 5'inci İyilik treni seferimiz ile 13 milyonu çocuk yaklaşık 19 milyon kişinin acil gıdaya ihtiyaç duyduğu topraklara yardım götürüyoruz” dedi ve ekledi:

“Böylece 5 seferde 13 tren ile taşınan yardım 5 bin 570 tona ulaşacak. Toplamda yaklaşık 215 bin ailenin ihtiyacı karşılanmış olacak.”

yeni düzen gazetesiCopyright: yeni düzen gazetesi

Halil Falyalı ve şoförü Murat Demirtaş'ın Kıbrıs’ın kuzeyinde silahlı saldırı sonucu öldürülmesine ilişkin iddianame hazırlandı.

İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı'nın hazırladığı iddianamede Mehmet Faysal Söylemez ve Mustafa Söylemez kardeşler hakkında “tasarlayarak öldürme” ve “suç işlemek amacıyla örgüt kurma ve yönetme” suçlarından ikişer kez ağırlaştırılmış müebbet ve 12’şer yıla kadar hapis istendi.

Diğer dört şüpheli için ise “tasarlayarak öldürmeye yardım” ve “Suç işlemek amacıyla kurulan örgüte üye olma” suçlarından 32 yıl 6 aydan 46 yıla kadar hapis cezası talep edildi.

Falyalı ve Demirtaş 8 Şubat 2022’de Lefkoşa’da öldürülmüştü.

• Halil Falyalı: Sedat Peker'in iddialarıyla gündeme gelen kumarhane patronunun öldürülmesiyle ilgili İstanbul'da üç kişi gözaltına alındı

FacebookCopyright: Facebook

Litvanya Ulusal Savunma Bakanı Arvydas Anusauskas, Baykar şirketinin gönderdiği Bayraktar İHA’nın ülkelerine ulaştığını açıkladı.

Facebook hesabından bir paylaşım yapan Anusauskas, “6 Temmuz’da Siauliai’deki Hava Üssü’nde resmi bir tören düzenleyeceğiz. Sivil bir iniyasitifin dağları yerinden oynatıp bir Atmaca’ya dönüştürebileceğin gösterdi” ifadelerini kullandı.

Litvanya’da bir bağış kampanyasıyla alınan İHA’ya Atmaca adı verilmişti.

Gazeteci Andrius Tapinas’ın başlattığı kampanya ile 5 milyon euro toplamak hedeflenirken üç gün içinde 6 milyon euro toplanmıştı.

Bunun üzerine Bayraktar şirketi ise İHA’nın Litvanya’ya ücretsiz verileceğini, bu paranın Ukrayna halkına yardım etmek için kullanılabileceğini duyurmuştu.

Paranın 1,5 milyon euroluk kısmı İHA’nın üzerine eklenecek mühimmatlar için harcanırken gerisi Ukrayna’ya gönderildi.

Bakan Anusauskas, İHA’nın da törenin ardından Ukrayna’ya yollanacağını duyurdu.

Getty ImagesCopyright: Getty Images

Hazine ve Maliye Bakanı Nureddin Nebati, TÜİK'in bugün açıkladığı enflasyon rakamları ve netleşen memur ve emekli maaş zamlarıyla ilgili açıklama yaptı.

Twitter hesabından yaptığı açıklamada Nebati, "2022 yılında kümülatif bazda asgari ücrete yüzde 94,6 oranında, kamu görevlileri ile memur emeklilerinin aylık ve ücretlerine yüzde 85,5 oranında, SSK ve Bağ-Kur emekli aylıklarına yüzde 78,6 oranında artış yaptık." dedi.

Nebati atılan bütün adımlara rağmen enflasyondaki yükselişin küresel ekonomideki gelişmelerden etkilendiğini şu sözlerle ifade etti:

"Finansal piyasalarda istikrarı artırmaya yönelik attığımız adımlara rağmen başta enerji ve tarım ürünleri olmak üzere küresel emtia fiyatlarındaki yüksek artışların devam etmesi, ülkemizde de Haziran ayında enflasyonun yüzde 4,95 gerçekleşmesinde etkili olmuştur.

"Enflasyon görünümündeki bozulmayı sınırlamak ve enflasyonun olumsuz etkilerini vatandaşlarımıza asgari düzeyde yansıtmak amacıyla KDV indirimlerinden sübvansiyonlara, yönetilen/yönlendirilen fiyatlardan kritik ürünlerdeki dış ticaret tedbirlerine kadar birçok tedbirler alınmıştır.

"Fiyat artışları karşısında aldığımız ve almaya devam ettiğimiz çeşitli önlemlerin yanı sıra çalışanlarımızın ve emeklilerimizin alım gücünün desteklenmesi amacıyla gerekli önlemler alınmaktadır.

"Önümüzdeki dönemde para ve maliye politikalarının güçlü eşgüdümünün yanı sıra mal ve hizmet piyasalarında rekabet ve verimliliği artıracak yapısal politikaları hayata geçirerek fiyat artışlarının düşürülmesi hedeflenmektedir."

Getty ImagesCopyright: Getty Images

Boğaziçi Üniversitesi'ne Prof. Dr. Melih Bulu’nun rektör olarak atanmasıyla başlayan eylemlere katıldıkları gerekçesiyle haklarında 18 yıla kadar hapis istemiyle dava açılan 52 öğrencinin yargılandığı davaya İstanbul 49. Asliye Ceza Mahkemesi’nde bugün devam edildi.

İddianamede, olay günü öğrencilerin bazı rektörlük çalışanlarına karşı ‘hürriyetten yoksun kılma’ suçunu işledikleri iddia edilmişti. Bu suçun kendisine karşı işlendiği iddia edilen ve bu yüzden dosyada adı “mağdur” olarak geçen A. A., mahkemede şunları söyledi:

“Rektörlükte özel kalem müdürü olarak çalışmaktayım. Mağdur değilim. Buna rağmen şikayetçi olarak yazılmışım. Biz, rektörün çıktığı saatte işten çıkarız. O gün de rektörün çıkmasını bekliyordum. Çıkmak isteyen çalışanlar çıktı zaten. Öğrenciler tarafından herhangi bir engelleme, hürriyetten yoksun kılma gibi bir durum olmadı. Şikayetçi değilim, davaya katılmak istemiyorum. Dosyada yer alan daha önceki ifadelerimi ben okuyarak imzaladım. Ben, hiçbir zaman şikayetçi olmadım, mağdur olmadım. Daha önce de bunu belirtmiştim. Kapıları kilitleyen bizim görevlilerimizdi, öğrenciler bir şey yapmadı.”

Mahkeme, davayı 12 Aralık’a erteledi.

Ne olmuştu?

Boğaziçi Üniversitesi’ne Bulu’nun rektör olarak atanmasıyla başlayan protestolar kapsamında, 1 Şubat 2021 tarihinde basın açıklaması yapmak isterken gözaltına alınan 52 kişi hakkında, ‘toplantı ve gösteri yürüyüşlerine silahsız katılarak ihtara rağmen kendiliğinden dağılmama’ ve ‘kişiyi, yerine getirdiği kamu görevi nedeniyle birden fazla kişiyle hürriyetinden yoksun kılma’ suçlamalarıyla dava açılmıştı. Sanıklar hakkında 2 yıl 6’şar aydan 18’er yıla kadar hapis cezası istenmişti.

Getty ImagesCopyright: Getty Images

CHP Grup Başkan Vekili Engin Altay, TÜİK'in kendisi hakkında 30 bin TL'lik tazminat davası açtığını açıkladı.

Twitter hesabından yaptığı açıklamada Altay: "Memurun, emeklinin işçinin hakkını gasp ediyor, çalıyor, hırsızlık yapıyor dedim diye TÜİK bana 30 bin TL tazminat davası açmış. Bu enflasyon gerçek enflasyon değil tekrarlıyorum; emek hırsızısınız, alın terini çalansınız, yalancısınız." dedi.

Altay Haziran ayında TBMM’de yaptığı konuşmada TÜİK yetkililerini sert sözlerle eleştirmişti. Altay:

"TÜİK’in etkisiz yetkilileri, yetkisiz etkilileri milletin sofrasından elinizi çekin. Sizin açıkladığınız yanlış rakamlardan sebep, Temmuz ayında millet gerçek enflasyonla bağlantılı bir maaş zam farkı alamayacak. Bu vebaldir, bu ah almaktır.

"Bu milletin sofrasından ekmek çalmaktır. Türkiye Büyük Millet Meclisi’nden ilan ediyorum. TÜİK milletin sofrasındaki ekmeğe göz dikmiştir. Milletin sofrasındaki ekmeği alenen çalmıştır." ifadelerini kullanmıştı.

Getty ImagesCopyright: Getty Images

İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem imamoğlu, İngiliz Financial Times gazetesine yaptığı değerlendirmede, Haziran 2023'e kadar yapılacak genel seçimlerde Erdoğan'ın yeniden kazanması durumunda görevden alınabileceğini söylüyor.

Financial Times makalesinde bu bölüm şu ifadelerle yer alıyor:

"Kendisini siyasetten alıkoyabilecek politik güdümlü bir davayla yüzleştiğini söyleyen 52 yaşındaki İmamoğlu, Erdoğan'ın Haziran 2023'ten önce yapılacak seçimleri tekrar kazanması halinde görevden alınabileceğini öne sürdü — Tıpkı Cumhurbaşkanı'nın Türkiye'nin güneydoğusunda Kürtlerin çoğunlukta olduğu şehirlerde onlarca seçilmiş belediye başkanını görevden aldığı gibi.

"İmamoğlu: 'Aklımıza gelmeyecek, inanmayacağımız, asla olmaz diyeceğimiz pek çok şeyi yaptılar. Seçimi iptal edebilecek zihniyete sahip bir sistem her şeyi yapabilir.' dedi."

Financial Times gazetesinde bugün yayımlanan "İstanbul Belediye Başkanı iş dünyasını Erdoğan'a karşı 'cesur olmaya' çağırıyor" başlıklı makalede, İmamoğlu, Türkiye ekonomisine ilişkin değerlendirmesinde Türkiye tarihinin en önemli ekonomik krizinin yaşandığını ancak iş dünyası liderlerinin buna karşı sessiz kaldığını belirtiyor.

İmmaoğlu: "İş dünyasının (bu krize karşı) hala cesaret gösteremediğini üzüntüyle izliyorum. Maalesef [bu ekonomik krizden] iş dünyası da suçlu." diyor.

ReutersCopyright: Reuters

Türkiye, Haiti Devlet Başkanı Jovenel Moise'nin suikastına karıştığı iddia edilen Samir Handal'ın iade edilmesi talebini reddetti.

Kasım ayında Interpol kırmızı bülteniyle aranan Handal, ABD'den Ürdün'e geçmeye çalışırken Türkiye'den aktarması sırasında yakalanmıştı. Ancak avukatları kırmızı bültenin daha sonra kaldırıldığını söyledi.

Haiti polis yetkilileri Cumhurbaşkanı Jovenel Moise'e yaklaşık bir yıl önce suikast düzenleyerek öldürenlerin çoğunun eski Kolombiyalı askerlerden oluşan yabancı bir tim olduğunu açıklamıştı.

Zanlılardan 8'inin hala yakalanamadığı, iki ABD vatandaşı da dahil 17 kişinin ise gözaltına alındığı belirtilmişti.

Haiti Cumhurbaşkanı'nın öldürülmesinden önce de istikrarsız bir ülkeydi ve Moise'i istifaya çağıran yaygın protesto gösterilerine sahne oluyordu.

DHACopyright: DHA

İçişleri Bakanlığı Sözcüsü İsmail Çataklı, aylık basın bilgilendirme toplantısında Ümit Özdağ hakkında suç duyurusunda bulunulacağını açıkladı. Çataklı, kendisine yöneltilen Ümir Özdağ'ın iç savaş çıkacağı iddiasıyla ilgili soruya, "Bunun çok açık iç savaş kışkırtıcılığı olduğunu düşünüyoruz. Ve bununla ilgili suç duyurusunda bulunacağız" yanıtını verdi.

Çataklı, konuşmasında kayıt altında olan Suriyeli sayısı 3 milyon 648 bin 983 olduğunu söyledi. Yılbaşından itibaren 48 bin 233 göçmenin sınır dışı edildiği bilgisini paylaşan Çataklı, Haziran ayında bu sayının 16 bin 710 olduğunu belitti.

Çataklı, Suriyeliler'in ülkelerine bayram iznine gidip geri dönüşünün söz konusu olmadığını da ekledi.

DİSKCopyright: DİSK

Devrimci İşçi Sendikaları Konfederasyonu (DİSK) Ankara'daki TÜİK merkez binasının önünde eylem yaptı. TÜİK'in Haziran ayı enflasyonunu açıkladığı gün aynı zamanda 6 aylık enflasyon oranı da belli oluyor. Bu veri memur ve emekli zamlarının hesaplanmasında kullanılıyor.

DİSK Genel Başkanı Arzu Çerkezoğlu yaptığı basın açıklamasında şu ifadeleri kullandı:

"TÜİK enflasyonu düşük açıklayarak işçinin, memurun, emeklinin ekmeğiyle oynuyor. Onun için buradayız! Ekmeğinizi, emeğimizi savunmak için buradayız. Enflasyonun doğru ölçülmesi için buradayız. TÜİK’e görevini hatırlatmak için buradayız. TÜİK az önce enflasyonu açıkladı. Şaşırdık mı? Hayır! Değişen bir şey var mı? Hayır!

"Halkın hissettiği enflasyon başka, işçinin enflasyonu başka, emeklinin enflasyonu başka. TÜİK’in enflasyonu ise çok çok başka! Emeklinin, dar gelirlinin enflasyonu TÜİK’in açıkladığından çok yüksek. Bunu biliyoruz. Ve bu durum asla kabul edilemez!"

Çerkezoğlu TÜİK'e şeffaflık ve katılımcılık çağrısını şu sözlerle yaptı:

"Enflasyonu doğru ölçün, işinizi doğru yapın. Şeffaf davranın, daha fazla detay açıklayın. Enflasyon hesaplamasını, detay verileri sendikaların, bilim dünyasının denetimine açın, kamuoyu ile paylaşın. Yüksek enflasyon döneminde sırtınızda büyük bir yükümlülük var. Enflasyonu düşük hesapladığınızda milyonların ekmeği ile oynuyorsunuz. Daha fazla şeffaflık, açıklık ve katılımcılıkla hareket edin. Enflasyon hesabından etkilenen kesimleri sürece dahil edin. Kapılarınız açık olsun, şeffaf olun."

Getty ImagesCopyright: Getty Images

Haziran ayı enflasyon rakamlarının açıklanmasıyla memur ve emeklilerin alacağı zam oranları belli oldu.

Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) verilerine göre, tüketici fiyat endeksi (TÜFE) Haziran ayında bir önceki yılın Aralık ayına göre yüzde 42,35 arttı yani 6 aylık enflasyon yüzde 42,35 olarak gerçekleşti.

Yılın 6 aylık döneminde gerçekleşen enflasyon oranından kaynaklı ilave yüzde 34,69 artışla birlikte kamu görevlileri ile memur emeklilerinin aylık ve ücretlerinde Temmuz ayından itibaren geçerli olmak üzere yüzde 41,69 artış yapıldı.

SSK ve Bağ-Kur emekli aylıklarında ise yüzde 42,35 artış sağlandı.

Bu kapsamda, Temmuz ayı itibarıyla aile yardımı ödeneği dahil en düşük memur maaşı 9 bin 105 liraya, en düşük memur emekli aylığı 6 bin 78 liraya çıktı.

Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu NTV canlı yayınında Türkiye'nin Madrid'de geçen hafta düzenlenen NATO Zirvesi'nde imzaladığı üçlü mutabakat hakkında değerlendirmelerde bulundu.

"Mutabakat zaptı bir başlangıçtır. Esas olan bağlayıcılıktır. TBMM'den geçmediği halde bu iki ülke de NATO'ya giremez. Mutabakat zaptı üç ülkenin taahhüdüdür." diyen Çavuşoğlu, İsveç ve Finlandiya'nın terörizmle mücadelede Türkiye ile tam işbirliği taahhüt etiğini söyledi.

Çavuşoğlu, "Metne terör ve ambargo konuları girince imzaladık. PKK, NATO'nın da AB'nin de terör listesinde. İlk defa YPG/PYD bir NATO belgesinde yer aldı." ifadelerini kullandı ve ekledi:

"Bunlar diyorlar ki, 'Bir terör saldırısı olmadıkça propoganda serbest'. Ama artık bunu da yapamayacaklar. PKK'nın para toplamasını, eleman devşirmesini engelleyecekler."

Mutabakat zaptının üç ülke ile sınırlanmadığını söyleyen Dışişleri Bakanı, " diğer NATO ülkelerinin de buna katılmasını sağlayacağız." dedi.

F-16'lar ilgili görüşmeler oldukça başarılı

ABD ile ilişkiler ve F-16'lar konusundaki soruya Çavuşoğlu:

"ABD ile ilişkilerimizde görece olarak daha olumlu bir hava var. Ekonomik, bölgesel alanda ilişkilerimizin geliştirilmesi amaçlanıyor. Yeni F-16'lar ve var olanların modernizayson konusunda askerler arasındaki görüşmeler oldukça başarılı geçti. ABD Başkanı Joe Biden da F-16'ların Türkiye'ye verilmesinden yana olduğunu acak onayın Kongre'den geçmesi gerektiğini söyledi. Demokrat Parti'de bu duruma karşı çıkan birkaç senatör var. Ancak, şu anda olumsuz bir tablo görmüyoruz." yanıtını verdi.

'ABD ve Rusya Suriye'nin kuzeyini teröristlerden temizleme sözünde durmadı'

Suriye'nin kuzeyine yapılacak operasyonun ABD ile her görüşmede gündeme geldiğini belirten Çavuşoğlu, "Hem ABD hem Rusya bu bögeleri teröristlerden temizleyecekleri sözünde durmadı." dedi ve ekledi:

"Bu taahhütlerini tutmuyorlarsa biz gereğini kendimiz yaparız. ABD'nin YPG'ye verdiği silahlar konusunda rahatsızlığımızı dile getirdik. Halen pürüzler var ancak sorunları çözmek için samimi bir gayeret var. Somut adımlar görmemiz lazım." dedi.

'Moskova ile ilişkileri zorlaştıracağını sanmıyorum'

Dışişleri Bakanı İsveç ve Finlandiya'nın NATO'ya üyeliği konusunda veto tehdidinin kalkmasının Rusya ile ilişkileri zorlaştıracağını düşünmediğini de söyledi. Çavuşoğlu, "Enerji ve ticaret gibi görüş bilrliği içinde olduğumuz ve görüş ayrılığında olduğumuz konular da var. Türkiye şeffaf davranıyor ve kendi endişelerimizin karşılanmasına odalanıyoruz" ifadelerini kullandı.

Çavuşoğlu "Türkiye başından beri NATO'nun genişlemesini destekleyen bir ülkedir." ifadelerini kullandı.