Got a TV Licence?

You need one to watch live TV on any channel or device, and BBC programmes on iPlayer. It’s the law.

Find out more
I don’t have a TV Licence.

Canlı anlatım

time_stated_uk

  1. Kıbrıs

    Salı günü İsviçre'nin Cenevre kentinde Birleşmiş Milletler öncülüğündeki gayriresmi toplantıda bir araya gelen Kıbrıs'ta Türk ve Rum toplumlarının temsilcilerinin görüşmeleri sonuç vermedi. BM Genel Sekreteri Guterres "Resmi görüşmeler için ortak zemin bulamadık" dedi. Üç gün süren toplantılara garantör ülkeler Türkiye, Yunanistan ve İngiltere de katılmıştı.

    Daha fazla bilgi
    next
  2. Ayakta kalan Komisyon Başkanı'nın rahatsızlığı görüntülerde açık şekilde belli olmuştu

    Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Tanju Bilgiç, Avrupa Birliği Komisyonu Başkanı Ursula von der Leyen'in Türkiye ziyareti sırasında yaşanan koltuk krizi hakkında "Mesele AB protokolünün kendi arasındaki eşgüdümsüzlüğü ve ihmalinin bir sonucudur" dedi. Von der Leyen Pazartesi günü yaptığı bir açıklamada bunu kadın olmasına bağlamıştı.

    Daha fazla bilgi
    next
  3. Son dakikaCumhurbaşkanı Erdoğan: Emekli ikramiyelerini büyük oranda 1.100’e tamamlayacağız

    Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Ramazan Bayramı’nda emeklilere dağıtılacak ikramiyelerle ilgili bir açıklama yaptı.

    Erdoğan geçen yıl 1.000 TL olarak verilen ikramiyelere bu yıl enflasyon oranında zam yapılmasını istediğini söyledi ve “Büyük oranda 1.100’e tamamlayacağız” dedi.

    Öte yandan Türkiye’de enflasyon oranı yüzde 16 civarında. İkramiyelere enflasyon oranında zam yapılması durumunda ikramiyenin 1.100 TL değil 1.160 TL olması gerekiyor.

  4. yakılan kişiler

    Hindistan’da son günlerde katlanarak artan Covid-19 ölümleri nedeniyle, ölülerin yakıldığı krematoryumların kapasitesi doldu. Çok sayıda kişi hayatını kaybeden yakınlarını parklarda bir araya getirdikleri derme çatma odun yığınlarında yakmak zorunda kalıyor. Ülkede sadece 3-4 gün içinde tespit edilen vaka sayısı 1 milyonu geçti.

    Daha fazla bilgi
    next
  5. Türkiye’de son 24 saatte tespit edilen vaka sayısı 43 bin olarak açıklandı, 346 kişi hayatını kaybetti

    Sağlık Bakanlığı 27 Nisan koronavirüs verilerini yayınladı. Bakanlık son 24 saatte 43 bin 301 vaka görüldüğünü, hayatını kaybedenlerin sayısının 346’ya yükseldiğini duyurdu.

    Pazartesi günü vaka sayısı 37 bin olarak açıklanmıştı.

    Bugün yapılan test sayısı ise 282 bin oldu.

    45 bin 4592 kişinin de iyileştiğini açıklandı.

  6. Emre Bal

    BBC Türkçe

    denizdeki mülteciler

    Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi'nde, Yunanistan hükümetine karşı açılan bir davada, Atina'ya göçmenlerin ülkeye erişmesini önlemek için şiddet uygulama ve göçmenlerin uluslararası hukuka aykırı bir şekilde Türkiye'ye doğru geri itilmesi için yasa dışı yöntemler kullanma suçlaması yöneltildi. Atina ise suçlamaları reddediyor. Emre Bal'ın haberi.

    Daha fazla bilgi
    next
  7. Türkiye'deki koronavirüs kısıtlaması boyunca alkol satışının yasaklanacağı iddiaları ortaya atıldı, #alkolümedokunma etiketi TT oldu

    Türkiye’de 29 Nisan 2021 Perşembe saat 19.00 ile 17 Mayıs 2021 Pazartesi saat 05.00 arasında, koronavirüs salgınıyla mücadele kapsamında "tam kapanma" adı verilen kısıtlamalar olacak. Bu kısıtlamalar sırasında içki satışı olmayacağı yönündeki iddialar sosyal medyanın gündeminde yer aldı.

    İlk olarak NTV’nin Cumhurbaşkanlığı muhabiri Serkan Kaya, kişisel Twitter hesabından “içki satışı yasaklanacak” ifadelerini paylaştı. Söz konusu tartışmalar da bu paylaşımla birlikte başladı.

    Daha sonra Tekel Bayileri Platformu Başkanı Özgür Aybaş “kesinleşmiş bir karar yok” açıklaması yaptı. BBC Türkçe’nin de ulaştığı Aybaş, içki satışlarının yasaklanmasına ilişkin herhangi bir bilginin İçişleri Bakanlığı genelgesinde yer almadığını, ancak geçmişte olduğu gibi yasağın mülki amirler tarafından uygulanabileceğini söyledi.

    Aybaş, 17 Mayıs'a kadar bu şekilde alkol satışının engelleneceğini sosyal medya hesabından da savundu:

    View more on twitter

    Ardından Sözcü gazetesinde İsmail Saymaz imzalı haberde, İçişleri Bakanlığı’ndan üst düzey bir yetkilinin, içki satışı yasağının kapanma süreci boyunca geçerli olduğuna yönelik ifadelerine yer verildi.

    İçişleri Bakanlığı tarafından Pazartesi gecesi yayımlanan genelgede ise içki satışının yasaklanmasına yönelik herhangi bir bilgi mevcut değil.

    Öte yandan genelgede kısıtlamalar esnasında bakkal, market, manav, kasap, kuruyemişçi ve tatlıcıların 10.00-17.00 saatleri arasında faaliyet gösterebileceği ifade ediliyor.

    81 ilin valisiyle video konferans toplantısında görüşen İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, tekellerin açık olup olmayacağı ile ilgili sorulan bir soruya, “İstisnada yer almıyor ve kapalı. Bu açıdan hem bir muafiyet yok hem de soru işareti de söz konusu değil” yanıtını verdi.

    Bakan Soylu’nun söylediklerine göre muafiyet kapsamında olmadığı için tekeller kapalı olacak. Açık olan zincir marketlerde içki satışı olup olmayacağı ise henüz belli değil. Sosyal medyaya yansıyan görüntülerde ise alkollü ürünlerin bulunduğu rafların kapatılacağı iddiaları yer alıyor.

    BBC Türkçe'nin ulaştığı bir İçişleri Bakanlığı yetkilisi, son yayımlanan bakanlık genelgesiyle ilgili olarak 'Sık Sorulan Sorular' başlıklı bilgilendirici bir metin hazırlandığı bilgisini paylaştı. İçişleri Bakanlığı'nın söz konusu iddialarla ilgili resmi bir açıklama yapması bekleniyor.

    Genelgede yer almayan alkol satışı yasağının, bundan önce olduğu gibi yine Valiliklere bağlı İl Hıfzısıhha Kurulu kararlarınca yürürlüğe sokulacağı da iddialar arasında.

    BBC Türkçe'nin bilgi aldığı bir Ankara Valiliği yetkilisi bu iddiayla ilgili olarak, henüz Valilikler tarafından alınmış bir karar olmadığını belirterek, bu konuyla ilgili İçişleri Bakanlığı tarafından yapılacak açıklamayı işaret etti.

    Tüm tartışmaların ardından sosyal medya kullanıcıları #AlkolümeDokunma etiketiyle paylaşımlar yaparak içki yasağı söylentilerine tepki gösterdi.

    View more on twitter
    View more on twitter
    View more on twitter
    View more on twitter
    View more on twitter
    View more on twitter
  8. TBMM, Biden’ın 'soykırım' ifadelerini kınadı: 'Yok hükmünde'

    Ayşe Sayın

    Ankara

    TBMM

    Türkiye Büyük Millet Meclisi, ABD Başkanı Joe Biden'ın 1915 olayları için kullandığı "soykırım" terimini kınarken, bu ifadelerin yok hükmünde olduğunu belirtti.

    TBMM Başkanı Mustafa Şentop imzasıyla, Meclis Genel Kurul’unda okunan Başkanlık bildirisinde, ABD Başkanı Joe Biden’in 24 Nisan 20221 tarihli açıklamasıyla, 1915 olaylarına ilişkin Ermeni lobilerinin iddialarını içeren tezleri sahiplendiği ifade edildi.

    Bildiride, "soykırım" iddiası "tarihin tahrifi" ve "iftira" olarak nitelenirken, "Bu iftirayı en güçlü şekilde reddediyoruz. Tarihi konularda hüküm vermeye hukuken ve ahlâken yetkisi bulunmayan ABD Başkanı'nın yaptığı açıklama, nezdimizde yok hükmündedir” denildi.

    ABD Başkanı Biden'ın "soykırım" açıklamasına yanıt, dün TBMM Genel Kurulu'nda TBMM Başkanı Mustafa Şentop imzasıyla hazırlanan başkanlık tezkeresiyle verildi.

    'Ermeni lobilerinin iddiaları'

    Bildiride, Biden'ın 24 Nisan'da yaptığı açıklamayla 1915 Olaylarına ilişkin Ermeni lobilerinin iddialarını içeren tezleri sahiplendiği ifade edilerek, bu açıklamanın TBMM tarafından "esefle ve şiddetle" kınandığı kaydedildi.

    Bildiride, Biden, kararından geri dönmeye çağrıldı:

    “Bu çerçevede, Başkan Joe Biden'ı, tarihî gerçeklerle bağdaşmayan, milletimizin vicdanını derinden yaralayan bu hatalı açıklamasını değiştirmeye, başta Türk ve Ermeni halkları olmak üzere bölge halkları için barış, istikrar ve güven içinde yaşama çabalarını desteklemeye ve ikili ilişkilerimiz üzerinde kaçınılmaz olarak olumsuz etkiler yapacak bu karardan geri dönmeye davet ediyoruz. 101'inci açılış yıldönümünü gururla idrak etmekte olduğumuz TBMM, kimden ve nereden gelirse gelsin aziz milletimize ve ülkemize yönelik her türlü haksız söylem ve davranış karşısında milli onurumuzdan, bağımsızlığımızdan ve her safhasıyla iftihar ettiğimiz tarihimizden yana tavır almayı sarsılmaz bir azim ve kararlılıkla sürdürecektir."

    TBMM Kararı olacak

    1915 olaylarının “soykırım olarak tanımlanabilmesi için gereken hiçbir koşulu taşımadığı ifade edilen bildiride,Biden’in açıklamasının hakları kutuplaştırmak, radikal-aşırıcı çevrelerin gündemini desteklemekten başka bir işe yaramayacağı vurgulandı.

    ABD Başkanı Biden'ın "soykırım" açıklamasının kınanması, reddedilmesi ve yok hükmünde sayılmasına ilişkin bildiri, Meclis Genel Kurulu'nda oylanarak kabul edildi. Karar Resmi Gazete'de yayımlandıktan sonra TBMM kararı haline gelecek.

  9. ÖSYM: ALES planlandığı gibi 2 Mayıs'ta yapılacak

    logo

    Ölçme, Seçme ve Yerleştirme Merkezi'nden (ÖSYM) yapılan açıklamaya göre Akademik Personel ve Lisansüstü Eğitimi Giriş Sınavı daha önce sınav takminde belirtildiği gibi 2 Mayıs Pazar günü yapılacak.

    Açıklamada ALES adayları ve bu kişilerin yanlarında bulunan eş, kardeş, anne veya babadan bir refakatçinin Sınava Giriş Belgelerini, sınav görevlileri ise sınava ait Görevlendirme Belgelerini yanlarında bulundurmak kaydıyla sınav günü sokağa çıkma kısıtlamasından muaf olacakları vurgulandı.

  10. Diyarbakır Barosu’nun 1915 olayları ile ilgili açıklamasına 'Türk milletini ve devletini aşağılama' soruşturması

    Hatice Kamer

    BBC Türkçe, Diyarbakır

    baro

    Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcılığı “Büyük felaketin acısını paylaşıyoruz” başlıklı açıklaması nedeniyle Diyarbakır Barosu’na soruşturma açtı.

    Baro 1915 olaylarının yıl dönümü olan 24 Nisan'da bir bildiri yayımlamıştı.

    Başsavcılık Diyarbakır Baro Başkanı ve yönetim kurulu üyeleri hakkında “Türk Milletini, Türkiye Cumhuriyeti Devletini, devletin kurum ve organlarını aşağılama” suçundan soruşturma başlattı.

    Diyarbakır Barosu’nun 45. ve 46. Dönem Yönetim Kurulları da, son dört yılda 1915 olaylarının yıldönümü nedeniyle yaptıkları açıklamalardan dolayı yargılanıyorlar.

    Diyarbakır Barosu Başkanı Avukat Nahit Eren, Soruşturmayla ilgili sosyal medya hesabından yaptığı açıklamada Diyarbakır Barosu’nun herkesin ifade hürriyetini sonuna kadar savunurken baskılar ve soruşturmalar nedeniyle kendi ifade özgürlüğünü sınırlamayacağını söyledi:

    “Değerlerimize yakışır şekilde söylediğimiz sözler yine aynı tarihsel değerlere yakışır şekilde savunmaya devam edeceğiz.”

    Diyarbakır Barosu açıklamasında, iki bin beş yüz sene boyunca dili, kültürü, sanatı, mutfağı ile medeniyetin en güzel parçalarından biri olan Ermeni toplumunun artık bu topraklarda yaşamadığını hatırlatmış ve hangi adla olursa olsun, felaket ve acının değişmeyeceğini söylemişti:

    ‘’Yüz yıl önce Anadolu’da iki milyonluk nüfusa sahip, Diyarbakır nüfusunun üçte birini oluşturan bu kadim halk bu topraklardan zorla koparıldı. Dostumuz, sırdaşımız, komşumuz olan yüzbinlerce Ermeni tehcir yolunda İttihat ve Terakki yönetiminin desteği ve kontrolü altında öldürüldü yahut ölüme terk edildi.’’

    Diyarbakır Barosu açıklamasının sonunda şu çağrıyı yapmıştı:

    “Ermeni toplumuna karşı işlenen ve inkâr edilen suçun utancıyla yüzleşme, işlenen suçların delillerinin ortaya çıkarılması ve yeryüzüne dağılmış Ermeni komşularımızın ruhlarının huzura ermesi için ‘hakikatin açığa çıkarılması’ sürecinin başlatılması çağrısında bulunuyoruz.

    “Diyarbakır Barosu bir hukuk örgütü olmanın sorumluluğuyla; söz konusu dönemde yaşananların ve kardeş Ermeni Halkına uygulanan vahşete ilişkin hakikatin ortaya çıkması adına elinden geleni yapmaya hazırdır.”

  11. Fundanur Öztürk

    Ankara

    Hastane

    Uzmanlara göre salgının yönünü artık koronavirüs mutasyonları belirliyor. Salgınla etkili bir mücadele yürütebilmek için ise bu mutasyonların tüm özelliklerini göz önünde bulundurmak gerekiyor.

    Daha fazla bilgi
    next
  12. Kobani davası avukatları: Mahkeme kanunları çiğnedi, mahkeme başkanının bizimle muhatap olmama gibi ısrarlı bir tutumu vardı

    Hatice Kamer

    BBC Türkçe, Diyarbakır

    kobani eylemleri

    İlk duruşması dün gerçekleşen ve 3 Mayıs tarihine ertelenen Kobani davasının avukatları bir açıklama yaptı.

    Savunmayı üstlenmek için 1.200 avukat yetki belgesi sunmuştu.

    Duruşmaya katılan avukatlar, bugün Ankara'da bir basın açıklaması yaptı ve mahkemenin kanunları çiğnediğini savundular.

    HDP Hukuk ve İnsan Hakları Komisyonundan Sorumlu Eş Genel Başkan Yardımcı Ümit Dede hakimin üslubunu eleştirdi:

    “Sabahında duruşma salonda, bir ay önce yapılan duruşmada üslubu ve duruşuyla oldukça nezaketli, naif ve savunma hakkını oldukça gözeten bir hakim varken gece atılan tweetler sonrasında başlayan yargılamada bambaşka bir hakim ile karşılaştık. Aynı hakim çok sert ve alaycı bir üslupla hareket etti.”

    Selahattin Demirtaş'ın avukatlarından Cahit Kırkazak ise mahkeme salonunun bir kışla veya emniyet binası olmadığını, bağımsız bir mahkeme heyeti olması gerektiğini söylediklerini aktardı.

    Kırkazak “Kolluk güçlerinin müdafilerin oturduğu yerden çıkarılması gerektiğini belirttik. Ancak mahkeme başkanının bizimle muhatap olmama gibi ısrarlı bir tutumu vardı” dedi ve mahkeme başkanının tavırlarını ''nezaketsiz ve saygısız '' olarak niteledi.

    'Türk tipi mahkeme sistemi' eleştirisi

    Figen Yüksekdağ'ın avukatlarından Veysi Eski ise mahkeme başkanının Ceza Muhakemesi Kanunu’nu uygulamadığını savunarak şunları söyledi:

    ''Dün Türk tipi başkanlık sisteminin yaratmış olduğu Türk tipi mahkeme sistemi ile karşı karşıya kaldık. Absürt, neresinden tutarsanız tutun, tutarsız bir mahkeme başkanı ve heyeti karşımızdaydı.''

    Bu yargılamanın "özel ve olağanüstü bir yargılama" olduğunu söyleyen avukat Cemile Turhallı Balsak da davayı özel yapan nedenleri şu şekilde sıraladı:

    “Bu yargılamanın yürütüldüğü yer, seçilen yerin bir yerleşkeden ibaret bir kışlada, bir cezaevinde olan bir duruşma salonunda görülmüş olması bu yargılamayı ‘özel’ yapan nedenlerden bir tanesi. Yine bildiğiniz gibi bu heyet HSK tarafından özel olarak atandı. Bu da yargılamayı özel yapan bir diğer neden.”

    Mahkeme heyetinin avukatlara söz hakkı vermediğini, müvekkillerinin mikrofonlarını kapattığını söyleyen Balsak, mahkemenin ceza kanunlarını uygulamadığını söyledi:

    “Heyetin reddi talebi taraflardan gelmişse yargılamanın meşruiyeti kalmaz, yargılamaya devam edilemez. Yargılamanın durma sebebidir. Bu durumda ne esasa ne de usule dair bir işlem yapılamaz. Yapacağınız yargılama korsan bir yargılamaya dönüşür. Bunun hiçbir şekilde meşruiyeti kalmaz.”

    Avukat Cihan Aydın da, Kobani davasının tipik bir tipik bir suç ve ceza yargılaması olmadığını söyleyerek şunları aktardı:

    “Bu daha 6-8 Ekim olaylarından altı yıl sonra devletin laboratuvar ortamında hazırlanmış bir iddianame üzerine bina edilmiş.

    “Birçok gerçeğin çarpıtıldığı bir dava ile karşı karşıyayız. Bu davayı kritik kılan bir diğer unsur da devletin bütün kuruluşları ile resmi olarak müdahil olduğu bir dava.”

    Cihan Aydın, mahkemenin 1933 ve 40 yılları arasında Almanya'daki 'önlem devleti' uygulamasını hatırlattığını ileri sürdü.

    “Önlem devleti adında, hangi mesele ve konuların mahkeme edileceği ve nasıl karar verileceği öne süren bir tez vardı. Bu tezin de tipik bir örneğini yaşadık dün. Savunma tümüyle mahkeme dışına itildi. Savunma susturuldu.

    “Mahkeme başkanının parmağının altındaki mikrofonlarla söz alışımızı engellendi ve mahkeme salonunun dışına çıkmak zorunda kaldık. Savunma makamını salonda görmek istemeyen bir yargılama pratiğine tanıklık ettik.”

  13. Kanal İstanbul güzergahı

    Reuters haber ajansı, Haziran ayında ilk adımları atılması planlanan Kanal İstanbul projesinin finansman sütreciyle ilgili haberinde, "Türkiye'nin en büyük bankalarından bazıları" diye tanımladığı bankalardan dört yetkilinin görüşlerine yer verdi.

    Daha fazla bilgi
    next
  14. CHP lideri Kılıçdaroğlu: İhvan endeksli dış politikayı Türkiye'ye getirdiler

    Kemal Kılıçdaroğlu

    CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, grup toplantısında hükümete yönelttiği dış politika eleştirilerinde "İhvan endeksli dış politikayı Türkiye'ye getirdi. Mazlumlara, İslam dünyasına örnek olan, Milli Kurtuluş Savaşı veren biziz, dış politikanı İhvan endeksli yapıyorsun. Dışişleri Bakanlığı'nın bürokratlarını aşağıladılar. Dışişleri Bakanlığı bürokrasisini tamamen devre dışı bıraktılar." dedi.

    Konuşmasına İstanbul Ümraniye'de Halk Ekmek büfelerinin kaldırılmasını eleştirerek başlayan Kılıçdaroğlu "Türkiye böyle bir tabloyla hiç karşılaşmamıştı. Hayretler içerisindeyim. Senin sevinmen lazım, yer tahsis etmen lazım. Engel oluyorlar. Bir dilim ekmeğe savaş açtılar. Tam bir ibret tablosu ama bunları aşacağız" diye konuştu.

    CHP Genel Başkanı koronavirüs tedbirleri için de "3 hafta tam kapanmaya gidiyorlar. Ama yeterli mi? Gündelikçiler var, nasıl geçinecekler? Bir sosyal programı Erdoğan'ın açıklamasını bekliyoruz. Doğru, insanların hayatı her şeyin üzerindedir ama o insanların beslenmeye, yaşamaya ihtiyacı var. İcra takiplerinin tamamının durdurulması lazım. Siz getirin biz destek vereceğiz" ifadelerini kullandı.

    Biden'ın 'soykırım' tanımlaması

    1915 olayları konusunda konuşan CHP lideri şunları söyledi:

    "Biden'ın 'soykırım'ı sözcüğünü kullanmasının doğru olmadığını, bu işin tarihçilerin görevi olması gerektiğini anlattım. Parti Sözcümüz aynı şekilde bizim söylediklerimize vurgu yaptı. Biden açıklama yaptı ve soykırım sözcüğünü iki kez kullandı. Bu Türkiye açısından çok büyük bir talihsizlik. Bugüne kadar pek çok iktidar geldi gitti, ama hiçbir ABD Başkanı 1915 olaylarını bir soykırım olarak tanımlamadı.

    "Erdoğan 3 gün sustu. Erdoğan konuştu ama kedi gibi bir miyavlama sesi geldi. Kendi ülkesinin çıkarlarını savunmaktan aciz olan bir kişiyle karşı karşıyayız, Türkiye yönetilmiyor, Türkiye savruluyor. Neden şimdi 'soykırım' olarak tanımlandı? Biden'a kızmaya gerek yok, o kendi iç politikasının gereğini yapıyor. Türkiye Cumhuriyeti'nin dış politikası nedir? Dış politikada iktidar muhalefet ayrımı yoktu, Türkiye'nin çıkarları birlikte savunulur."

    Kılıçdaroğlu dış politika eleştirilini de şöyle sıraladı

    "Ortadoğu politikasında ülkelerin iç işlerine karıştık. Böylece Ortadoğu'daki devletlerin iç işlerine karışmama ilkesini terk ettik. İran-Irak savaşı 8 yıl sürdü; Türkiye tarafsızlığını sağladı. Siz günlük söylemler geliştirirseniz, oy kaygısıyla hareket ederseniz Türkiye'yi bu noktaya getirmiş olursunuz. Dış politika sıradan bir politika değildir.

    "Dış politika ile iç politika çok farklıdır. Kavga edebiliriz, farklı görüşlerimiz olabilir ama üç gün sonra barışırız. Dış politikada yaptığınız bir hata toplumların belleğinde yerleşir ve kalır. En tipik örneği Cezayir'dir, BM'de biz ret oyu verdik. Aradan yıllar geçti, Özal Cezayir'e gittiğinde halktan özür diledi. Bunlar dünyadan bihaberler."

    'Dış politikanı İhvan endeksli yapıyorsun'

    "Erdoğan'ın şahsım hükümeti, 'Ben Türkiye Cumhuriyeti Devletini aile şirketi gibi yöneteceğim' diyor. 83 milyonu yok sayıyor, partileri yok sayıyor. Bu bizi nereye taşıdı? İhvan endeksli dış politikayı Türkiye'ye getirdi. Mazlumlara, İslam dünyasına örnek olan, Milli Kurtuluş Savaşı veren biziz, dış politikanı İhvan endeksli yapıyorsun. Dışişleri Bakanlığı'nın bürokratlarını aşağıladılar. Dışişleri Bakanlığı bürokrasisini tamamen devre dışı bıraktılar."

  15. Tam kapanmadan önce İstanbul'dan kaçış yoğunluğu

    otogar
    otogar

    Tam kapanma kararının ardından İstanbul'da otogarda yoğunluk başladı, bilet sistemleri kilitlendi.

    DHA'nın haberine göre tam kapanma kararının başlayacağı 29 Nisan'dan önce İstanbul dışına çıkmak isteyen çok sayıda kişi otogara akın etti. Otobüs firmaları ise bilet satış sistemlerinin kilitlendiğini belirtti.

    Otobüs firması yetkilisi Salim Tay, "Burası hareketli sabahtan beri. Önceki zamanlara göre bayağı bir hareketli. Bayram havası gibi. Karar çıktı millet kaçmaya başladı" diye konuştu.

    11 yıldır özel bir firmada otobüs şoförlüğü yapan Taner Ergin ise, "Çoğu zaten internet üzerinden alıyor biletlerini. Dün akşam kararın ardından otogar bu halde görüyorsunuz kalabalığı. Herkes bilet arıyor. Çoğu firmalarda zaten yer kalmadı. Tükendi biletler. Site kitlendi. Kaçış başladı diyelim" dedi.

  16. Bahçeli: HDP’ye tepki gösteremeyen CHP’si, İP’i ve diğerleri ASALA’nın çizgisindedir

    Devlet Bahceli

    MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, 1915 olaylarını "soykırım" olarak tanımlayan ABD Başkanı Joe Biden'a tepki gösterdi.

    Biden'ın lobilerin oyuncağı olduğunu söyleyen Bahçeli, "Beyaz Saray'da 'Cumhur İttifakı'nı nasıl yıkarım, zillet ittifakını nasıl kollarım, Türk tarihini nasıl karalarım' diye hesap yapmayı bırak" dedi.

    "Tarihimizi sorgulatmayız. Milletimizi yargılatmayız. Milli şerefimizi sonu ölüm bile olsa tartışmaya açtırmayız" diyen Bahçeli "ABD'nin yeni başkanı, seçim döneminde Ermeni lobilerinin desteğini almak için sözde soykırımı tanıyacağını duyurmuştur. Sonunda lobilerin oyuncağı olduğunu, tarih cinayeti işleyerek, yalana sımsıkı sarılarak ispat etmiştir. Biden'ın 24 Nisan 2021 tarihli yazılı açıklaması tarihe kara bir leke gibi düşmüştür." diye konuştu.

    Bahçeli "CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun, Biden seçildikten kısa bir süre sonra alelacele tebrik mesajı paylaştığını" belirtti ve "Aynı aceleyi Biden’ın sözde soykırım açıklamasına karşı göstermedi, henüz çıtını bile çıkaramadı. Dahası HDP’ye tek bir laf etmedi, edemedi.Aynı şey İP’in başkanı için de geçerlidir. O da Biden’e şablon sözlerle, suya sabuna dokunmayan ifadelerle tepki gösterdi, döndü dolaştı aynı Öztrak gibi hükümetin dış politikasını eleştirmeyi tercih etti." dedi.

    'HDP'ye tepki göstermeyen CHP, İP ve diğerleri ASALA'nın çizgisindedir'

    Bahçeli şöyle devam etti;

    "Özellikle Kılıçdaroğlu’na soruyorum; seni korkutan nedir? Seni sindiren nedir? Seni soykırım suçlamasına karşı sessizliğe gömen hangi açıklarındır? Hiç mi utanmıyorsun? Hiç mi Allah’tan korkmuyorsun? Bu CHP’yi ne hallere düşürdün? Kendini nasıl pazarladın? Kimden hangi sözleri aldın?

    "HDP’yle ittifak kuranlar bizim gözümüzde tarihi yanlışın içindedir. Tarihle değil zilletle yüzleşmenin vakti gelmiştir. HDP’ye tepki gösteremeyen CHP’si, İP’i ve diğerleri ASALA’nın çizgisindedir, Ermeni çetelerinin izindedir, PKK’nın dibindedir"

  17. Galatasaray'da üç oyuncunun Covid-19 testi pozitif çıktı

    Galatasaray'ın resmi Twitter hesabından yapılan açıklamada, üç oyuncunun Covid-19 testlerinin pozitif çıktığı duyuruldu.

    Açıklamada, "Futbol takımı oyuncuları, teknik heyetimiz, performans, sağlık, idari ve destek kadrolarındaki çalışanlarımız için 26 Nisan Pazartesi günü yapılan Covid-19 PCR testleri sonuçlanmış ve üç oyuncumuzun test sonucu pozitif çıkmıştır" denildi.

    Oyuncuların tedavi ve karantina sürecinin de başladığı vurgulandı.

    View more on twitter
  18. Kuzey Irak'taki operasyonlarda hayatını kaybeden asker sayısı üç oldu

    Türk askeri

    Irak'ın kuzeyinde devam eden operasyonlarda hayatını kaybeden asker sayısı üçe yükseldi.

    Milli Savunma Bakanlığı Basın ve Halkla İlişkiler Müşavirliği, Pençe-Yıldırım Operasyonu kapsamında, dün el yapımı patlayıcıya basıp, yaralanan bir askerin kaldırıldığı hastanede yapılan tüm müdahalelere rağmen hayatını kaybettiğini duyurdu.

    Pençe-Yıldırım operasyonu kapsamında, dün çıkan çatışmada Piyade Sözleşmeli Er Mustafa Çalım hayatını kaybetmişti.

    Pençe-Kartal operasyonunda araziye döşenen el yapımı patlayıcının infilak etmesi sonucu yaralanan Piyade Teğmen Mehmet Kıvık da tedavi gördüğü hastanede yaşamını yitirmişti.

  19. THY tam kapanma dönemindeki yurt içi biletleri ücretsiz değişecek

    THY uçağı

    Türk Hava Yolları (THY), 'tam kapanma' kararının uygulanacağı 29 Nisan - 17 Mayıs tarihlerinde yurt içi bilet değişiklik isteklerinin ücretsiz yerine getirileceğini açıkladı.

    THY'nin sosyal medya hesabından yapılan açıklamada, tam kapanma sürecinde yurt içi uçak bileti olan yolcuların seyahatlerine ilişkin uygulama detayları belli olduğunda gerekli bilgilendirmelerin yapılacağı belirtildi.

    Açıklamada, "Çağrı merkezlerimiz, yetkili mercilerin yayınlayacağı genelgenin ardından yönlendirmede bulunabilecektir. İlgili tarihlerde yurt içi bilet değişiklik talepleri ücretsiz olarak gerçekleştirilecektir. " denildi.

  20. Eğitim Sen'in Covid-19 raporu: '5 Mart'tan bu yana 45 eğitim emekçisi yaşamını yitirdi'

    Eğitim

    Eğitim ve Bilim Emekçileri Sendikası (Eğitim Sen) haftalık Covid-19 raporunu yayımladı.

    Rapora göre 14'ü 19 Nisan haftasında olmak üzere 5 Mart'tan bu yana toplam 45 eğitim çalışanı yaşamını yitirdi.

    Açıklamada, Milli Eğitim Bakanlığı da konuyla ilgili bilgi vermemekle eleştirildi.

    Quote Message: Gerçek rakamın bu sayının çok üstünde olduğuna dair haberler olmasına rağmen, MEB’den bu konu hakkında herhangi bir açıklama yapılmamakta ve sorumluluktan kaçılmaktadır."