Sağlık Bakanlığı: Türkiye'deki toplam koronavirüs vaka sayısı 1 milyon 748 bin 567

Sağlık Bakanlığı ilk kez Türkiye'deki toplam koronavirüs vaka sayısını açıkladı.

Buna göre, 10 Mart'ta açıklanan ilk vakadan bu yana toplam 1 milyon 748 bin 567 vaka tespit edildi.

Böylece, ABD'deki John Hopkins Üniversitesi verilerine göre, Türkiye; ABD, Hindistan, Brezilya, Rusya, Fransa, İngiltere ve İtalya'nın ardından toplam vaka sayısı bakımından 8. sıraya yerleşti.

Bakanlık, 29 Temmuz'dan itibaren sadece hasta sayısını açıklamaya başlamıştı.

25 Kasım'dan itibaren ise paylaşılan tabloda koronavirüs testi pozitif çıkan herkese yer verildi.

SAĞLIK BAKANLIĞICopyright: SAĞLIK BAKANLIĞI

İçişleri Bakanlığı tarafından yapılan açıklamada, Şanlıurfa'da bir kişinin saldırı hazırlığındaki bir kişinin üzerindeki bombayı patlatmaya çalışırken polis ekipleri tarafından etkisiz hale getirildiği bildirildi.

Bakanlık, konuya ilişkin açıklamasında şu ifadelere yer verdi:

"Şanlıurfa'da saldırı hazırlığındaki terör örgütü mensubu, üzerindeki bombayı patlatmaya çalışırken polis ekiplerince etkisiz hale getirildi. Suriye uyruklu şahsın üzerine sarılı korse içerisinde ele geçirilen yaklaşık 1,5 kilogram parça tesirli patlayıcı imha edildi."

Sağlık BakanlığıCopyright: Sağlık Bakanlığı

Sağlık Bakanlığı tarafından açıklanan koronavirüs verilerine göre, Türkiye'de son 24 saat içerisinde 30 bin 424 kişinin testi pozitif çıktı.

220 kişinin hayatını kaybetmesiyle beraber toplam vefat sayısı ise 15 bin 751 oldu.

Tedavi altındaki ağır hasta sayısı ise 5 bin 943 olarak açıklandı.

Getty ImagesCopyright: Getty Images

Diyanet İşleri Başkanlığı tarafından 11 Aralık'taki Cuma namazı için yayımlanan hutbede, namaz sonrasında edilecek yağmur duasına çağrı yapıldı.

Hutbede yağmur duası için gerekçe şu sözerle ifade edildi:

"Bildiğiniz gibi, son zamanların en kurak yılını yaşadığımız bu günlerde ülkemizde suya ve yağmura ihtiyaç duyulmaktadır. Siz kıymetli cemaatimizi, Cuma namazının farzından sonra yapacağımız yağmur duasına katılmaya davet ediyorum."

Getty ImagesCopyright: Getty Images

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın da katılımıyla Bakü'de gerçekleştirilen Zafer Geçidi Töreni’nin ardından, Azerbaycan ve Türkiye arasında ikili anlaşmalar imzalandı.

Azerbaycan Cumhurbaşkanı İlham Aliyev ile Cumhurbaşkanı Erdoğan Gençlik Sarayı'nda bir basın toplantısı düzenledi.

'Erdoğan'ın Türkiye'si dünyaya mertlik ve cesaret örneğidir'

Konuşmasaında Türkiye'nin ezilmiş halkların haklarını müdafaa ettiğini söyleyen Aliyev, "Bizim gibi birbirimize bağlı olan iki ülke daha yoktur. Türkiye’nin gücü bizim de gücümüzü artırır" dedi.

Türkiye tarafından üretilen silahlı insansız hava araçlarından (SİHA) övgüyle söz eden Aliyev, "Vatan muharebesinde Türk savunma sanayisinin ürünü meşhur Bayraktar, büyük değişikliğe sebep oldu. Zaferimizde müstesna rol oynadı" diye konuştu.

Aliyev ayrıca Ermenistan yönetiminin asılsız iddialarından vazgeçmesi durumunda bölgedeki işbirliği platformlarında yer alabileceğini söyledi.

'Ülkeler kabul ederse Ermenistan da iş birliği platformunda yer alabilir'

Cumhurbaşkanı Erdoğan da Minsk Üçlüsü'nün Azerbaycanı oyaladığını ve bu sebeple de Bakü yönetiminin kendi göbeğini kendisinin kestiğini belirtti.

Erdoğan, Minsk Üçlüsü'ne yönelik eleştirilerini şöyle sıraladı:

"Ortada şu anda bugün etraflıca kardeşimle görüştük. Karabağ niçin bugüne kadar sürüncemede kaldı? Neden 30 sene Karabağ'da bu çile çektirildi? MİNSK üçlüsü denilen bu üçlünün işi neydi? Bunlar dünyanın en güçlü ülkeleriydi. Neden bu oyalandı? Neden neticelendirilmedi? Neticeye kavuşturamazlar mıydı acaba? Kavuşturabilirlerdi. Fakat daha sonra çok daha olumlu mesajlar gelmeye başladı. Bunların başında da Fransa. Devamlı kardeşimi arıyordu, ondan neticeler elde etmeye çalışıyordu. Zaman zaman bize de ulaşmak istiyordu ama doğrusu dönmedik."

6'lı platform mesajı

Aliyev'in bahsettiği bölgesel işbirliği platformları meselesini önemsediğini söyleyen Erdoğan, "Gerekirse 6'lı bir platform da oluşturabiliriz. Sayın Putin de bunu kabullendi. Rusya-Türkiye-Azerbaycan-İran-Gürcistan eğer kabullenir uyarlarsa, Ermenistan da bu platformda yer alabilir. 6'lı platform ile bölgesel barışı tesis edelim dediler" diye konuştu.

'Kapıları açabiliriz'

Türkiye'nin Ermeni halkıyla herhangi bir probleminin olmadığını dile getiren Erdoğan olumlu adımlar atılması durumunda kapıların Ermenistan'a açabileceklerini söyledi. Erdoğan şöyle devam etti:

"Bugün de kardeşime söyledim; eğer bu konuda olumlu adım atılırsa biz de kapalı kapılarımızı açarız. Kapılarımızı Ermenistan'a kapatalım diye bir derdimiz yok. Ermenistan halkına da bir kinimiz yok. Sıkıntımız Ermenistan yönetimiyledir. Benim ülkemde yüz bin Ermeni vatandaşımız var."

Macron'a eleştiri

Ermenistan ile Azerbaycan arasındaki yaşananların ardından Fransa lideri Emmanuel Macron'un Karabağ tavrını eleştiren Erdoğan şöyle devam etti:

"Maksat özellikle barışı egemen kılalım. Liderlikler çok önemli burada. Kalkıp da Karabağ'ı kendi meclisinden geçirdiğin bir kararla 'Burası artık devlettir. Ve biz burayı tanıdık.' deme hakkına sahip değilsin. Bunu Paşinyan bile kabul etmiyor. Sen Macron olarak böyle bir şey getirip Meclis'inden geçirmeye çalışıyorsun. Demek ki daha siyaseti öğrenememiş. Devlet yönetimini de öğrenememiş. Nerede ne nasıl olur bunu da bilmiyor. Yarın bana kızacak, belki bu akşam kızacak. Öyle de olsa biz hakkı söylemek zorundayız."

DHACopyright: DHA

Ankara 16. Ağır Ceza Mahkemesinde görülen davaya eski HDP Eş Genel Başkanı Figen Yüksekdağ’ın avukatları katıldı.

Tutuklu bulunduğu Kandıra F Tipi Kapalı Cezaevi’nden yapılan bağlantı ile konuşan Yüksekdağ, hakkında açılan davaların “siyasi” olduğunu belirterek suçsuz olduğunu savundu.

Oy çokluğuyla Yüksekdağ’ın tutukluluk halinin devamına karar veren mahkeme, duruşmayı 24 Şubat'a erteledi.

Van’da 5 yıl önce yaptığı konuşmalardan oluşan fezlekeye dair konuşan Yüksekdağ, "Bugün siyasi gündeme göz gezdirin. O gün yaptığım konuşmaların bugün fazlasıyla geçerli olduğunu ve siyasi iktidar tarafından üstlendiğini çok net görüyoruz" dedi.

Yüksekdağ şöyle devam etti:

"Bizi, 6 milyon yurttaşın oyunu almış temsilcileri hem terörist ilan etme fütursuzluğuna düşüyor, aynı zamanda temel haklar kapsamında adil yargılanma hakkını savunacak değiliz diyorlar. Bunun kadar çarpıcı, her şeyin bittiği bir ifade olamaz. Bunu dünya insan hakları gününde söylüyorum. 6 milyondan fazla insanın oyunu almış siyasetçilerin adil yargılanma hakkı yoksa bu memlekette hangi haktan söz edilebilir?"

İHSAN ARSLAN / AKLIMDA KALANCopyright: İHSAN ARSLAN / AKLIMDA KALAN

Adalet ve Kalkınma Partisi Merkez Disiplin Kurulu (MDK), BBC Türkçe'ye verdiği röportajdaki bazı ifadeleri nedeniyle ihracı istenen eski Diyarbakır Milletvekili Mehmet İhsan Arslan'a uyarı cezası verdi.

Ahmet Aydın başkanlığında toplanan MDK, AKP Merkez Yürütme Kurulu'nun, Aslan hakkındaki ihraç talebini görüştü. İhsan Aslan'ın savunmasını değerlendiren MDK, daha hafif bir ceza olan uyarı cezasına hükmetti.

Mehmet İhsan Arslan, yaşam hikayesini anlatan ve gazeteci Ayşe Karabat'ın yayına hazırladığı “Aklımda Kalan” adlı kitabıyla ilgili BBC Türkçe'ye verdiği röportajda, partisine de eleştiriler yöneltmişti.

Ayrıca Arslan, “parlamenter sisteme geçiş yakın” ve “15 Temmuz'dan sonra FETÖ'nün yargıyı kullanırken kullandığı bütün taktikleri biz kullanmaya başladık” ifadeleri nedeniyle partisinden tepki görmüştü.

AKP'nin kuruluşunda yer alan, 22 ve 23. dönem Diyarbakır Milletvekili Mehmet İhsan Arslan, MYK kararıyla oy birliğiyle disipline sevk edilmişti.

Geçmişte Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'a yakın isimlerden olduğu bilinen Arslan, son dönemlerde parlamenter sistemi savunan açıklamalar yapmıştı.

Arslan, son olarak BBC Türkçe'den Ece Göksedef'e konuşarak, "Parlamenter sisteme geçişin çok uzak olmadığını düşünüyorum" demişti.

Röportajın tamamına aşağıdaki linkten ulaşabilirsiniz.

• İhsan Arslan: Parlamenter sisteme geçişin çok uzak olmadığını düşünüyorum

DHACopyright: DHA

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Azerbaycan'ın işgal topraklarını geri alması sebebiyle düzenlenen Zafer Geçidi Töreni'ne katıldı.

Erdoğan, törende yaptığı konuşmada "Azerbaycan'ın topraklarını işgalden kurtarmış olması, mücadelenin bittiği anlamına asla gelmiyor" dedi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan Zafer Geçidi Töreni'nde yaptığı konuşmasını şu sözlerle sürdürdü:

Quote Message: "Kardeşim Aliyev, böylelikle merhum Haydar Aliyev'in kendisine vaziyet olarak bıraktığı arzusunu da yerine getirmiştir. Karabağ'ı anavatan ile buluşturan Azerbaycan ordusunun neferlerini tebrik ediyorum. Savaş hukuku ağır biçimde ihlal edilmiş, insanlık onuru ayaklar altına alınmıştır. Her mecrada bunun hesabını sormak boynumuzun borcudur.

"Kardeşim Aliyev, böylelikle merhum Haydar Aliyev'in kendisine vaziyet olarak bıraktığı arzusunu da yerine getirmiştir. Karabağ'ı anavatan ile buluşturan Azerbaycan ordusunun neferlerini tebrik ediyorum. Savaş hukuku ağır biçimde ihlal edilmiş, insanlık onuru ayaklar altına alınmıştır. Her mecrada bunun hesabını sormak boynumuzun borcudur.

Quote Message: Karabağ'a katliam ve gözyaşından başka hiçbir şey getirmeyenlerin artık akıllarını başlarına toplamaları gerekiyor. Ermeni politikacıların barış ve istikrar konusunda cesur adımlar atmalarını temenni ediyoruz. Aliyev kardeşim, Azerbaycan halkının yaşadığı onca acıya rağmen takdire şayan bir tavır sergilemektedir. İyi niyetli çabalarını biz de destekliyor, muhataplarınca değerlendirilmesini istiyoruz. Şehitlerimizin fedakarlıkları sayesinde Azerbaycan toprak bütünlüğünü yeniden tesis etmiştir. Azerbaycan, Terter Çayı'nın suyuna kavuştu. Laçin, Suşa, Kelpecer artık özgürdür. Şehitlerimizin fedakarlıkları sayesinde Azerbaycan toprak bütünlüğünü yeniden tesis etmiştir. Rabbime bizlere bu günleri yaşattığı için sonsuz teşekkür ediyorum. Karabağ Azerbaycan'dır. Karabağ artık anavatanı ile kucaklaşmış, 30 yıllık hasret son bulmuştur. Bundan sonra Türkiye ve Azerbaycan olarak bu toprakları daha gelişmiş, çocuklarımız için daha yaşanabilir yer haline getirmek için mücadele etmektir.Türkiye ve Azerbaycan sırt sırta verdiği müddetçe, Allah'ın izniyle başarıdan başarıya koşmaya devam edecektir."

Karabağ'a katliam ve gözyaşından başka hiçbir şey getirmeyenlerin artık akıllarını başlarına toplamaları gerekiyor. Ermeni politikacıların barış ve istikrar konusunda cesur adımlar atmalarını temenni ediyoruz. Aliyev kardeşim, Azerbaycan halkının yaşadığı onca acıya rağmen takdire şayan bir tavır sergilemektedir. İyi niyetli çabalarını biz de destekliyor, muhataplarınca değerlendirilmesini istiyoruz. Şehitlerimizin fedakarlıkları sayesinde Azerbaycan toprak bütünlüğünü yeniden tesis etmiştir. Azerbaycan, Terter Çayı'nın suyuna kavuştu. Laçin, Suşa, Kelpecer artık özgürdür. Şehitlerimizin fedakarlıkları sayesinde Azerbaycan toprak bütünlüğünü yeniden tesis etmiştir. Rabbime bizlere bu günleri yaşattığı için sonsuz teşekkür ediyorum. Karabağ Azerbaycan'dır. Karabağ artık anavatanı ile kucaklaşmış, 30 yıllık hasret son bulmuştur. Bundan sonra Türkiye ve Azerbaycan olarak bu toprakları daha gelişmiş, çocuklarımız için daha yaşanabilir yer haline getirmek için mücadele etmektir.Türkiye ve Azerbaycan sırt sırta verdiği müddetçe, Allah'ın izniyle başarıdan başarıya koşmaya devam edecektir."

'Ermenistan halkı diasporadan kurtulmalı'

Quote Message: Dağlık Karabağ'a katliam ve gözyaşından başka hiçbir şey getirmeyenlerin artık akıllarını başlarına toplamaları gerekiyor. Ermeni yöneticiler halkın kaynaklarını Azerbaycan'ın topraklarını işgal altında tutabilmek için harcamıştır. Ermeni politikacıların barış ve istikrar konusunda cesur adımlar atmalarını temenni ediyoruz. Ermenistan halkının diasporanın esaretinden kurtulmasını diliyoruz.

Dağlık Karabağ'a katliam ve gözyaşından başka hiçbir şey getirmeyenlerin artık akıllarını başlarına toplamaları gerekiyor. Ermeni yöneticiler halkın kaynaklarını Azerbaycan'ın topraklarını işgal altında tutabilmek için harcamıştır. Ermeni politikacıların barış ve istikrar konusunda cesur adımlar atmalarını temenni ediyoruz. Ermenistan halkının diasporanın esaretinden kurtulmasını diliyoruz.

Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) tarafından açıklanan Eylül 2020 dönemine ait resmi İşsizlik oranına ilişkin, Türkiye Devrimci İşçi Sendikaları Konfederasyonu Araştırma Merkezi (DİSK-AR) tarafından bir açıklama yapıldı.

Eylül'de geçen yılın aynı ayına göre 1,1 puanlık azalışla yüzde 12,7'e gerilediği açıklanan TÜİK raporuna yanıt veren DİSK-AR, "İşsizlik düşmüyor, artıyor: İşsizlik oranı yüzde 12,7 değil, yüzde 26,4" dedi.

DİSK-AR hazırladığı raporda TÜİK verileri için şu ifadeleri kullandı:

"TÜİK’in Eylül 2020 dönemine ait sonuçlarında yer alan dar tanımlı (resmî) işsizlik oranı ve işsiz sayısı Covid-19 döneminde yaşanan istihdam ve iş kaybını yansıtmayan ve tamamen TÜİK’in işsizlik hesaplama tekniğinin yetersizliğinden kaynaklanan bir sonuçtur."

DİSK-AR tarafından hazırlanan rapordan özet bulgular şöyle:

• Geniş tanımlı işsiz sayısı 9,5 milyona yükseldi.
• Geniş tanımlı işsizlik oranı yüzde 26,4 olarak gerçekleşti.
• Eylül 2020’de de Covid-19 ve ekonomik krizin işgücü piyasaları üzerindeki tahribatı sürüyor.
• DİSK-AR, ILO’nun yöntemini esas alarak Covid-19’un yarattığı gerçek istihdam kaybını ve işsizliği hesapladı.
• Covid-19 etkisiyle revize edilmiş geniş tanımlı işsiz sayısı ve iş kaybı Eylül 2020’de 10 milyona yaklaştı!
• Revize edilmiş geniş tanımlı işsizlik ve iş kaybı yüzde 27,6 olarak hesaplandı.
• Covid-19 Eylül 2020’de en az 1 milyon 706 bin yeni eşdeğer istihdam kaybına yol açtı.
• İstihdam bir yılda 733 bin kişi azaldı.
• İstihdam oranı yüzde 44,1 geriledi.
• İşbaşında olanların sayısı son bir yılda 1 milyon 188 bin kişi azaldı.
• Ümitsiz işsizlerin sayısı bir yılda 630 binden 1 milyon 402 bine yükseldi.
• Kadınlar Covid-19’dan daha fazla etkileniyor: Kadın işgücü yüzde 7 kadın istihdamı yüzde 5,2 azaldı.

Getty ImagesCopyright: Getty Images

Hollanda hükümeti, koronavirüs salgınının ikinci dalgasında alınan önlemler nedeniyle gelir kaybı yaşayan işletmelerin desteklenmesi amacıyla 3,7 milyar euroluk yeni bir ek paket hazırladı.

Yeni paket, öncelikli olarak salgın önlemleri nedeniyle kapalı olan kültür sanat, eğlence, yiyeceke içecek ve turizm sektörlerini kapsayacak.

Hükümet, salgından etkilenen sektörlerin zararının karşılanması amacıyla daha önce de 33,7 milyar euro tahsis etmişti.

Hollanda'da vaka sayılarının artması üzerine Ekim ayı sonunda önlemlerin yeniden sıkılaştırılması nedeniyle birçok işyeri hükümet karatıyla kapanmak zorunda kaldı.

Özellikle kültür sanat, eğlence, yiyecek içecek ve turizm sektörlerindeki birçok işletme, geçen ilkbahar döneminde olduğu gibi yeniden gelir kaybı yaşamaya başladı.

Önlemlerin en az Ocak ayı ortalatına kadar sürdürülmesini kararlaştıran Hollanda hükümeti, gelir kaybı yaşayan sektörleri desteklemek için, daha önce açıklanan 33,7 milyar euroluk pakete ek olarak, bütçeden 3,7 milyar euro daha ayırdı.

Hükümet, koronavirüs önlemleri çerçevesinde kapalı olan işletmelerin ciro kayıplarının yüzde 70'inikarşılayacak. Böylece bu işletmelerin kira, personel ve enerji masrafı gibi sabit giderleri hükümet tarafından ödenecek.

Salgın nedeniyle ekonomik sıkıntı yaşayan sektörlere yönelik vergi kolaylığı da, 2021'in ikinci çeyreğine kadar devam edecek.

Hollanda Maliye Bakanı Wopke Hoekstra, şirketlerin gereksiz yere batmaması ve işsizliğin önlenmesi için, bunaların giderlerinin hazine tarafından karşılanacağını söyledi.

Hollandalı bakan, ülke ekonomisinin dirençli olduğunu ve koronavirüs aşısının uygulanmaya başlamasıyla birlikte daha da iyi duruma geleceğini vurguladı.

DHACopyright: DHA

Milli Savunma Bakanı Hulusi Akar, muhalefetin Sakarya'daki Tank Palet Fabrikası'nın Katar ordusuna satıldığı yönündeki eleştirilerine, işletme devrinin sözkonusu olduğunu belirterek, “Katar ordusu diye bir şey yok. Katar var, Katar sermayesi var” açıklamasını yaptı.

TBMM Genel Kurulu'nda görüşülen, bakanlığının bütçesine ilişkin eleştiri ve sorulara yanıt veren Milli Savunma Bakanı Akar, 1973'te kurulan Tank Palet Fabrikası'nın Cumhurbaşkanlığı kararnamesi ile Mayıs 2019'da 116 personeliyle birlikte denetimi bakanlıkta kalmak koşuluyla BMC Savunma Anonim Şirketi'ne 25 yıllığına işletme hakkı devrinin yapıldığını söyledi.

Kendisi de Sakarya Milletvekili olan CHP Grup Başkanvekili Engin Özkoç, “Benim ordumun, askerimin, mühendisimin üretim yaptığı ve orduma maliyetine sağladığı bu üretimi 25 yıllığına 2 milyonluk Katar ordusuna biz peşkeş çekiyoruz. Neden?” diye sordu.

‘Tamamı Türk’

Akar ise işletme devri yapılan BMC'nin yönetim kurulu üyelerinin tamamının Türk olduğunu, Katarlıların üst şirket olan BMC Otomotiv'de söz sahibi olduğunu ifade ede etti.

Akar şöyle devam etti:

“Fakat bunun bir üst şirketi var, BMC Otomotiv, o ayrı, onun yüzde 49’u Katarlılara ait. BMC Savunma Şirketi, Yönetim Kurulunun üyeleri tamamen Türk olan bu şirketle yapılan bir protokol var, işletme devri var biraz önceki bahsettiğimiz şartlar çerçevesinde ve bu çerçevede de bugüne kadar oraya sivil, asker, büyük, küçük ne bir Katarlı geldi ne bir Katarlı gitti. Oradaki fabrika idaresinde, fabrika çalışanları arasında hiçbir askerî personel kalmadı, (...) Katar ordusunun burada herhangi bir şekilde adı sanı geçmiyor. Yani oradaki yapılan belgelerde, bilgilerde, konuşmada, görüşmede, önünde, arkasında Katar ordusu diye bir şey yok. Katar var, Katar sermayesi var.”

Everest YayınlarıCopyright: Everest Yayınları

Everest Yayınları, yazar Hasan Ali Toptaş ile hakkındaki taciz suçlamaları sebebiyle yollarını ayırdıklarını açıkladı.

Yayınevi, "Her türlü tacizin karşısındayız, karşısında olmaya devam edeceğiz" dedi.

Yazarın tüm kitapları Everest Yayınları etiketiyle satışa sunuluyordu.

Ödülü de elinden alınıyor

Bu yıl Mersin Ticaret ve Sanayi Odası (MTSO) tarafından Hasan Ali Toptaş’a verilen Mersin Kenti Edebiyat Ödülü, yazar hakkındaki taciz suçlamaları sebebiyle geri alınıyor.

Cumhuriyet gazetesinden Abidin Yağmur'a konuşan Mersin Kenti Edebiyat Ödülü değerlendirme kurulu üyesi Celal Soycan, kurul tarafından ödülün geri alınması yönündeki kararın MTSO yönetimine bildirildiğini açıkladı.

Soycan, “Bu son derece ağır bir durum. Değerlendirme Kurulu dünden beri konu üzerinde konuştuk ve ödülün geri alınması konusunda mutabık kaldık. Çünkü Hasan Ali Toptaş ile ilgili bu iddiaları yok sayamayız, hoş göremeyiz, görmezden gelemeyiz. İnsani, ahlaki, vicdani, edebi sorumluluğumuz gereği Toptaş’a verdiğimiz ödülü geri çekmeye karar verdik” diye konuştu.

Milliyetçi Hareket Partisi Genel Başkanı Devlet Bahçeli'nin koronavirüs aşısı yaptıracağı açıklandı.

DHA'da yer alan haberde söz konusu kara hakkında şu ifadelere yer verildi:

"MHP Genel Başkanı Bahçeli, Sağlık Bakanı Koca’nın açıklaması doğrultusunda, Bakanlıkça öngörülen programa uygun olarak aşı yaptırma kararı aldı."

İHOPCopyright: İHOP

İnsan Hakları Ortak Platformu, 10 Aralık İnsan Hakları Günü için bir mesaj yayımladı.

Eşit Haklar için İzleme Derneği, Hak İnisiyatifi Derneği, İnsan Hakları Derneği, İnsan Hakları Gündemi Derneği, Uluslararası Af Örgütü Türkiye Şubesi ve Yurttaşlık Derneği'nin bir araya gelmesiyle oluşan platform, yayımladığı mesajda "Türkiye’de 'hukukun üstünlüğü' tesis edilmeden insan hakları ve özgürlükleri korunamaz" dedi.

Resmi verileri de paylaşan platform açıklamada şu satırlara yer verdi:

Quote Message: ...Bizler insan hakları savunucuları ve örgütleri olarak, “Türkiye’de insan hakları, hukukun üstünlüğü, temel hak ve özgürlükler önce vardı, şimdi ortadan kalktı” demiyoruz. Önceleri de kısıtlıydı; düzeltilmesi, iyileştirilmesi ve insan onuruna yakışır, yaşanabilir bir hayat ortamına ulaşılması için mücadele etmekteydik ve kısıtlı da olsa birtakım iyileştirmelerle geleceğe umutla bakıyorduk.

...Bizler insan hakları savunucuları ve örgütleri olarak, “Türkiye’de insan hakları, hukukun üstünlüğü, temel hak ve özgürlükler önce vardı, şimdi ortadan kalktı” demiyoruz. Önceleri de kısıtlıydı; düzeltilmesi, iyileştirilmesi ve insan onuruna yakışır, yaşanabilir bir hayat ortamına ulaşılması için mücadele etmekteydik ve kısıtlı da olsa birtakım iyileştirmelerle geleceğe umutla bakıyorduk.

Quote Message: Ne yazık ki, yukarıda da sıraladığımız gerekçelerle; son birkaç yıl içerisinde geleceğimize dair umutlarımızı canlı tutacak herhangi bir iyileştirmeden söz edemediğimiz gibi, tersine; var olan haklarımızın da kısıtlandığına tanık olmaktayız. İnsan hakları örgütlerinin ve savunucularının zaman zaman yapmış olduğu çalışmalara ve açıklamalara göre, yaşanmış ve yaşanmakta olan insan hakları ihlallerine baktığımızda, 2020 yılında Türkiye’nin insan hakları alanında önceki kötü karnelerinden çok daha kötü bir karneye sahip olduğunu belirtmek isteriz.

Ne yazık ki, yukarıda da sıraladığımız gerekçelerle; son birkaç yıl içerisinde geleceğimize dair umutlarımızı canlı tutacak herhangi bir iyileştirmeden söz edemediğimiz gibi, tersine; var olan haklarımızın da kısıtlandığına tanık olmaktayız. İnsan hakları örgütlerinin ve savunucularının zaman zaman yapmış olduğu çalışmalara ve açıklamalara göre, yaşanmış ve yaşanmakta olan insan hakları ihlallerine baktığımızda, 2020 yılında Türkiye’nin insan hakları alanında önceki kötü karnelerinden çok daha kötü bir karneye sahip olduğunu belirtmek isteriz.

Quote Message: Ancak sürmekte olan gidişata seyirci ve tanık olarak kalmayı düşünmediğimizi; çok daha zor şartlar altında da olsa haklarımızın ve onurumuzun her şeyden daha önemli olduğunu ve bunlar için mücadele etme azmimizin kırılmadığının bilinmesini isteriz.

Ancak sürmekte olan gidişata seyirci ve tanık olarak kalmayı düşünmediğimizi; çok daha zor şartlar altında da olsa haklarımızın ve onurumuzun her şeyden daha önemli olduğunu ve bunlar için mücadele etme azmimizin kırılmadığının bilinmesini isteriz.

Getty ImagesCopyright: Getty Images

Bugün Resmi Gazete'de yayımlanan anlaşma ile Tunus'a 5 milyon dolarlık verilecek hibeye Cuhmuriyet Halk Partisi Sözcüsü Faik Öztrak tepki gösterdi.

Öztrak, Twitter'da yaptığı paylaşımda, "40 yıl vergi veren esnaflarımıza 40 gün bakamayan; Çiftçilerimizin traktörüne, tarlasına; Besicilerimizin ineğine haciz koyan Saray rejimi, şimdi de milletimizin vergileriyle Tunus’a bağışta bulunmuş" dedi.

Katıldığı bir TV programı canlı yayını esnasında rahatsızlanan, Hacettepe Üniversitesi Tıp Fakültesi Çocuk Enfeksiyon Hastalıkları Bilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Mehmet Ceyhan, tedavi gördüğü hastaneden fotoğraf paylaşarak, mide kanaması geçirdiğini ve şu an sağlık durumunun iyi olduğunu açıkladı.

Ceyhan, 8 Aralık Salı günü bir TV yayınında rahatsızlanmıştı.

Hacettepe Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi'ne kaldırılan Ceyhan, yaptığı paylaşımda "Arayan, soran, ilgilenen ve dualarını esirgemeyen bütün dostlara sonsuz teşekkürlerimi sunuyorum. Bir mide kanaması geçirdim şu anda çok iyiyim. Yakında görüşmek umuduyla" dedi.

TwitterCopyright: Twitter